Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2011/9117 E. 2011/11584 K. 28.09.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/9117
KARAR NO : 2011/11584
KARAR TARİHİ : 28.09.2011

Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –
Davacı vekili, müvekkilinin davalıdan kredi kartı sözleşmesine istinaden alacaklı olduğunu, alacağın tahsili için başlatılan icra takibine davalının itiraz ettiğini belirterek itiazın iptaline %40 tazminata hükmolunmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin kredi kartı sözleşmesinde kefil olarak imzasının bulunduğunu, kredi kartı limitinin 50 TL olduğunu, buna rağmen icra takibinin 8.846 TL bedel için yapıldığını, limit artışlarının müvekkiline bildirilmediğini müevekklinin kefalet limiti ile sınırlı olarak sorumlu olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davalının kredi kartı sözeşmesinin kefili olduğu ve kredi limitinin 1.000 TL olarak yazıldığı davalının limitin aksini ispat edemediğinin Yargıtayca kabul edildiği, icra dosyasında dava tarihinden sonra yapılan ödemenin icra takibinde dikkate alınacağı bilirkişi raporunun bozma ilamı içeriğine uygun olduğu ve hükme esas alndığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne 1.000 TL asıl alacak 3.203.29 TL faiz olmak üzere toplam 4.203.29 TL için itirazın iptaline iş yargılamayı gerektirdiğinden tazminat takdirine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm, davacı vekilinin aşağıdaki bendin dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2- Dava konusu alacağın likit olduğu gözetilerek hükmedilen toplam alacak üzerinden davacı yararına icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerekirken tazminat isteminin reddine dair kurulan hüküm yerinde görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine 28.9.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.