YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/8703
KARAR NO : 2012/328
KARAR TARİHİ : 18.01.2012
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –
Dava, ticari satımdan kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla yapılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davalı vekili, malların teslim alınmadığını savunmuştur.
Mahkemece, davacı tarafın davasını ispatlayamadığı, kötüniyetli olarak icra takibine geçtiği gerekçesiyle davanın reddine, %40 oranında kötüniyet tazminatının davacıdan alınarak davalıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Uyuşmazlık, davacı tarafından satıldığı iddia edilen malların davalıya teslim edilip edilmediği noktasında toplanmaktadır. Davacı malların davalı çalışanlarına imza karşılığında teslim edildiğine ilişkin sipariş fişleri ibraz etmiş, bu fişlerde imzası bulunan kişiler de tanık anlatımlarında davalı tarafın işyerinde bir dönem geçici ve sigortasız olarak çalıştıklarını ve imzaların da kendilerine ait olduğunu beyan etmişlerdir. Davalı isticvabında, sipariş fişlerinde isimleri yazılı olan ve mahkemede de tanık olarak dinlenen kişilerin kendisine ait işyerinde çalışmadıklarını savunmuştur. Bu durumda mahkemece sipariş fişlerinde imzası bulunan kişilerin davalıya ait işyerinde çalışıp çalışmadıklarının tespiti amacıyla gerekli araştırmanın yapılması, davacıya bu konudaki delillerinin sorulması ve gerektiğinde tanık dinlenilmesi suretiyle varılacak uygun sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken, eksik araştırma sonucunda yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
2- İcra ve İflâs Kanunu’nun 67,II hükmüne göre, alacaklının %40’lık tazminata mahkum edilebilmesi için takibinde haksız çıkması yeterli olmayıp, ayrıca kötüniyetli olması da gerekir. Mahkemece, davacı alacaklının kötüniyetli olduğunun hangi gerekçelerle kabul edildiği açıklanmadan, sadece takibinde haksız çıkması nedeniyle tazminata mahkum edilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı davacı vekilinin temyiz itirazının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 18.01.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.