Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2011/8661 E. 2012/1224 K. 01.02.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/8661
KARAR NO : 2012/1224
KARAR TARİHİ : 01.02.2012

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –

Dava, sahte olarak tanzim edilen bonodan dolayı yapılan takip nedeniyle borçlu olunmadığının tespitine ilişkindir.
Davalı vekili, bononun ciro yoluyla müvekkiline geçtiğini, bu nedenle davacının imzasının gerçek olup olmadığını bilebilecek durumda olmadığını, davacının davasını ispatlaması gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece Adli Tıp Kurumu raporuna göre dava konusu bonodaki imzanın davacıya ait olmadığı gerekçesi ile davanın kabulüne, asıl alacağın % 40’ı oranındaki 2.000.-TL.kötüniyet tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davalının temyizi aleyhine hükmolunan %40 tazminata ilişkindir. İcra ve İflâs Kanunu’nun 72,V hükmüne göre, borçluyu menfi tespit davası açmaya zorlayan takibin haksız ve kötüniyetli olduğunun anlaşılması koşuluyla davalı alacaklının tazminata mahkûm edilmesi gerekir. Somut olayda davalı, bonoyu ciro yolu ile alan hamildir. Bu durumda takibinde haksız çıkan davalının, bonodaki imzanın davacıya ait olmadığını bildiğini veya bilmesi gerektiğini gösteren sebep veya vakıaların neler olduğu ve bu vakıaların ne şekilde ispat edildiği açıklanmadan tazminata mahkum edilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 01.02.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.