Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2011/5664 E. 2011/15817 K. 14.12.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/5664
KARAR NO : 2011/15817
KARAR TARİHİ : 14.12.2011

Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –
Davacı vekili, müvekkilinin takip konusu irsaliyeli faturasından davalı tarafça ödenmeyen bakiye 19.858,68 TL. lik kısım nedeniyle alacaklı olduğunu, söz konusu alacağın tahsili için davalıya karşı icra takibine başlandığını, davalının icra takibine haksız ve yersiz olarak itiraz ettiğini ileri sürerek davalı borçlunun itirazının iptaline, takibin devamına ve %40 icra inkâr tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili süresi içinde cevap dilekçesi sunmamış, ancak 10.12.2009 havale tarihli dilekçesinde ve duruşmalardaki beyanlarında özetle; takip dosyasına konu faturaların abartılı olarak tanzim edildiğini, teklif mektubunda belirtilen fiyatların faturada yüksek olarak tutulduğu ve birim fiyatlara ilaveler yapılarak toplam borç çıkarıldığını beyanla açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre davanın kısmen kabulü ile davalı borçlunun Bodrum 1. İcra Müdürlüğü’ nün 2008/6392 Esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptaline, takibin 18.011,18 TL’si asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, takip konusu alacak faturaya dayandığından, asıl alacağın %40’ı oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı ve davacı vekillerinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Davalı vekilinin temyiz itirazları yönünden; mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olmasına rağmen reddedilen kısım üzerinden kendisini vekille temsil ettiren davalı yararına vekalet ücretine hükmedilmemiştir. Ayrıca, yargılama giderlerinin de kabul ve red oranı üzerinden hesap edilerek taraflara yükletilmesine karar verilmesi gerekirken yargılama giderlerinin tamamından sanki davanın tamamı kabul edilmiş gibi davalının sorumlu tutulması da doğru görülmemiştir.
3-Davacı vekilinin temyiz itirazlarına gelince; tarafların tacir olmasına göre davacı alacaklının icra takip dosyasındaki istemi de dikkate alınarak hükmolunan asıl alacağa takip tarihinden itibaren reeskont faizi işletilmesine karar verilmesi gerekirken yasal faize hükmedilmesi de doğru değildir.
SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı ve davalı vekillerinin sair temyiz itirazlarının reddine, hükmün; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı, (3) nolu bentte açıklanan nedenle davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 14.12.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.