Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2011/3563 E. 2011/11198 K. 21.09.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/3563
KARAR NO : 2011/11198
KARAR TARİHİ : 21.09.2011

Mahkemesi :Sulh Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki istirdat davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –
Davacı vekili, davalının müvekkili hakkında yaptığı icra takibinin usulsüz tebligat sonucu kesinleştiğini, borcun davalıya ödendiğini, borcun kaynağı olarak gösterilen aboneliğin dava dışı … ’na ait olduğunu belirterek müvekkilinin davalıya ödediği 2.180 TL’nin faiziyle birlikte davalıdan istirdadını, %40 tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, abonenin dava dışı … olmasına rağmen elektrik tüketimini davacı ve dava dışı Nusret Kaplan’ın yaptığını, bu nedenle davacı aleyhine takibe geçildiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, dava konusu abonenin dava dışı 3.kişi olduğu, kaçak elektrik tutanağının dava dışı 3.kişi tarafından imzalandığı, bu bilgilerin aksinin davalı tarafından şüpheye mahal bırakmayacak şekilde ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davacının takip dosyasından dolayı borçlu olmadığının tespitine, 2.180 TL’nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, davacının kötüniyet tazminat talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Hükmüne uyulan bozma ilamında “Dava konusu işyerinde davacının abone olmayıp, aboneliğin dava dışı …’na ait bulunduğu, kaçak elektrik kullanıcısının ise dava dışı … olduğu, davalı idarenin 14.07.2006 tarihli kurum içi yazışmasından anlaşılmaktadır. 04.10.2004 tarihli kaçak elektrik tespit tutanağında da kullanıcının … olduğu belirtilmiş ve aynı tarihli mühürleme tutanağı da adı geçen dava dışı kullanıcı tarafından imzalanmıştır. Diğer bir ifade ile davacının kaçak elektrik tespit tutanağında ismi ve imzası yoktur. Mahkemece alınan 02.09.2007 tarihli teknik bilirkişi raporunda da, gerçek elektrik kullanıcısının, tereddüt oluşturmayacak şekilde tespit edilmesi gerektiği şeklinde görüş bildirilmiştir. Hal böyle olunca mahkemece, açıklanan hususlar gözetilip, davacının kaçak elektrik kullanıcısı olup olmadığı hususunda araştırma yapılıp tüm deliller birlikte değerlendirilmek sureti ile uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken…” denilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak … Vergi Dairesine müzekkere yazılmış, 25.10.2010 tarih ve 16149 sayılı cevapta “…yazınızda adı geçen dairemiz …. vergi numarasında kayıtlı bulunan … oğlu … 17.03.1976 doğumlu …’ün tarh dosyası ve kayıtlarımızın tetkikinde, 29.05.2003 tarihinde İsmetpaşa mh. 6 nolu sokak No.15/B … adresinde kaynakçılık (Damper Yapımı) faaliyetine başladığı, işyerini 29.07.2009 tarihinden itibaren …… adresine taşıması nedeniyle mükellefiyet kaydının … Vergi Dairesi Müdürlüğüne nakil gittiği anlaşılmış olup “Özdemir Damper” ünvanına ise rastlanmamıştır.” denilmiştir. Anılan müzekkere bir bütün olarak değerlendirilip, davacının Gaziantep … Tahakkuk Tahsilat Kaçak Müdürlüğüne verdiği 13.10.2004 tarihli dilekçesinde bu işyerini kaçak elektrik tutanağının tutulduğu yerin adresi olarak gösterdiği gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken vergi dairesinden gelen yazının kısmen ele alınıp, olaya uygun düşmeyecek şekilde yorumlanarak yazılı şekilde hüküm kurulması isabetli görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 21.09.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.