Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2011/2918 E. 2011/13514 K. 31.10.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/2918
KARAR NO : 2011/13514
KARAR TARİHİ : 31.10.2011

Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –
Davacı vekili, davalının cari hesap borcuna ilişkin olarak 8.363,78 TL alacağın tahsili için davalı aleyhine … 5. İcra Müdürlüğü’nün 2009/13488 sayılı dosyası ile takibe geçildiğini, davalının itirazı üzerine takibin durdurulduğunu, itirazın haksız olduğunu iddia ederek davalı tarafından yapılan itirazın iptaline, %40 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkili şirketin kayıtlarında davacı şirkete herhangi bir borcun görünmediğini, takibe konu faturalardan önce ve sonra davacı tarafa ödemeler yapıldığını, ayrıca alacağın sebebi olarak gösterilen faturaların toplamının iddia olunan alacak miktarından çok fazla olduğunu, bedeli ödenen faturaların da dosyaya sunulduğunu, müvekkilinin temerrüte düşürülmemesine rağmen temerrüt faizi talep edildiği ve talep edilen faizin fahiş olduğunu beyan ederek davanın reddine ve %40 tazminatın davacıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, taraflar arasında yazılı bir sözleşme bulunmadığı, takip konusu faturaların açık fatura olarak düzenlendiği, faturaların davacı tarafın ticari defterlerinde kayıtlı olup ticari defterlerin de usulüne uygun tutulmuş olması sebebiyle davacı lehine delil vasfında olduğu, ancak sadece faturaların usulüne uygun olarak tutulan defterlere kaydedilmiş olmasının ispat için yeterli olmayıp öncelikle faturadaki malların davalıya teslim edilmiş olduğunun ispatlanması gerektiği, davacı tarafça sunulan faturalarda malın teslim alındığına ilişkin bir imzanın bulunmadığı, davacı tarafa iddiasını ispat için davalı tarafa yemin teklifine hakkı olduğunun hatırlatıldığı, ancak davacı tarafça davalıya yemin teklif edilmediği, bu durumda davacının davalıya takip konusu faturalarda belirtilen malları teslim ettiğini kesin delillerle ispatlayamadığı gerekçeleriyle davanın reddine ve davacının kötü niyetli olduğu ispatlanamadığından davalı tarafın %40 kötüniyet tazminat talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Davalı malın teslim edilmediği yönünde herhangi bir itirazda bulunmamış, cevap dilekçesinde cari hesap dökümünde gösterilen faturalardan önce ve sonra ödeme yaptığını ve davacının haksız yere icra takibinde bulunduğunu savunmuştur. Davalı bu aşamada yaptığı ödemeleri kanıtlamak zorundadır. Mahkemece ispat yükünün davalı üzerinde bulunduğu gözetilip davalıya ödeme yönündeki delillerini sunması için mehil verilerek toplanacak deliller doğrultusunda varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken ispat yükünün tayininde yanılgıya düşülerek davanın reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 31.10.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.