Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2011/225 E. 2011/10073 K. 14.07.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/225
KARAR NO : 2011/10073
KARAR TARİHİ : 14.07.2011

Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılardan … vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. – K A R A R –
Davacı vekili, davalılardan …’un eczacı ve … Eczanesi’nin sahibi, davalı …’nun bu eczanenin kalfası ve yetkilendirilmiş ticari temsilcisi, davacının ise bu işletmede 1989 yılından beri işçi olarak çalışan bir kişi olduğunu, davacının işçi olarak çalıştığı eczanenin kamu kurum ve kuruluşları ile anlaşmalı olarak reçete ile başvuran hastalara ilaç verip, bedellerini ilgili kurumdan tahsil ettiğini, … Eczanesi’nin …’a fatura ettiği ilaç bedelleri üzerinde kurumun yaptığı incelemede ilaç bedellerinde usulsüzlük tespit edilip, 170.000.00.-TL.kurum zararına neden olunduğunun saptandığını, eczanede hiç bir temsil yetkisi olmayan davacıdan sorumluluğu üstlenmesi istenilince işini kaybetme manevi baskısıyla sorumluluğu üstlenmek zorunda kaldığını, eczacı …’un bu sorumluluğun kendisine ait olmadığını ve kurum zararının ödenmesini temin amacıyla aldığını da söyleyip her iki çalışanından da teminat oluşturmak üzere ad ve adresleri dışında diğer haneleri boş bırakılan senetleri tanzim ettirerek aldığını, bir süre sonra davalı …’in davacıdan 100.000.-TL.yi ödemesini istediğini, davacı ödemeyince senedi 100.000.00.-TL.miktarlı olarak doldurarak …’un cirosu ile … tarafından icra takibine başlandığını belirterek, icra takibine konu senetten dolayı borçlu olunmadığının tespitine, senedin iptaline, % 50 oranında kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili, eczacı olan müvekkilinin … Eczanesi sahibi iken davalılardan …’in vekaletnameye dayalı ve yetkilendirilmiş kalfa, davacı …’in ise sigortalı eczane çalışanı olduğunu, eczane ile ilgili tüm işlemlerin davalı … ile davacı … tarafından yürütüldüğünü, ancak … kurumunun eczanedeki reçetelere dayalı olarak kesilen faturalarla ilgili usulsüzlük olduğunu belirtip, kurumun uğratıldığı 172.476.36.-TL.zararın tazminini istediğini, davacı ile diğer davalının sorumluluklarını kabul ettiklerini, davalı …’in zararın kendisine düşen parayı getirip, ayrıca …’in sorumluluğu karşılığı senet verdiğini söylediğini, ancak müvekkilinin davaya konu senedi kabul etmediğini, zararı gidermelerini söylemesi üzerine …’in senedin … adına düzenlendiğinden ciro etmesini istemesi üzerine senedi ciro edip, davalı …’e verdiğini bildirerek davanın reddini istemiştir.
Davalı … vekili, davacı …’in diğer davalının eczanesinde çalışırken kamu kurumlarıyla ilgili reçetelerdeki verilen ilaçların sayıları ile ilgili tahribatlar yapıp, kurumların fazla para ödemesine neden olduğunu, …’a bu nedenle 175.000.00.-TL.ödendiğini, davacının zararı karşılayacağını söylediğini, bu zararın giderilmesi için müvekkilinin 100.000.00.-TL.kredi çekip verdiğini, davacının ise sebep olduğu zararı tazmin için eczaneye 100.000.00.-TL.lik senet verdiğini, ancak ödemediğini, davalı …’un müvekkiline davacı …’in vermiş olduğu zarar nedeniyle ödediği tutar sebebiyle senedi ciro edip verdiğini, bu senetle takibe başlandığını, senedin teminat senedi olmadığını ileri sürerek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, icra dosyası, toplanan delillere göre, davanın kısmen kabulüne, icra takibine konu bono nedeniyle davacının davalılara borçlu olmadığının tespitine, şartları oluşmadığından tazminat isteminin reddine karar verilmiş, hüküm davalılardan … vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, borçlusu davacı, lehtarı ve cirantası davalı …, hamili davalılardan … olan bonodan dolayı borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Davacı ile davalılardan … arasında işçi-işveren ilişkisi bulunmaktadır. Uyuşmazlık da bu ilişki içinde verilen bonodan kaynaklandığına göre, 4857 Sayılı İş Kanunu ve 5521 Sayılı İş Mahkemeleri Kanunu’nun ilk maddelerinde belirtildiği üzere, davanın İş Mahkemesi’nde görülmesi gerekir. Yerel mahkemece görev konusu üzerinde durulmaksızın işin esasının incelenmiş olması yanlıştır. Mahkemece yapılacak iş, 4857 ve 5521 Sayılı Yasaların (1.) maddeleri uyarınca dava dilekçesinin görevsizlik nedeniyle reddine karar vermek olacaktır.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın gösterilen nedenle BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer yönlerin incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 14.07.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.