Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2011/1900 E. 2011/14796 K. 28.11.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/1900
KARAR NO : 2011/14796
KARAR TARİHİ : 28.11.2011

Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi
Tarih : 22.06.2010

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek. Av. Özgür Kavak gelmiş, diğer taraftan kimse gelmemiş olduğundan onun yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

-KARAR-
Davacı vekili, müvekkilinin sahibi olduğu taşınmaz üzerinde kurulu bulunan akaryakıt satış istasyonunun BP marka ve logosu altında faaliyette bulunmak üzere akdedilen bayilik anlaşması ve ekleri gereğince davalıya tevdi edildiğini, taşınmazın mütemmim cüzleri ile birlikte davacı lehine intifa hakkı tesis edilmesi şartıyla davalıya satıldığını, davacı lehine 25 yıl süreyle intifa hakkı tesis edildiğini ancak Rekabet Kurulunun aldığı kararlar doğrultusunda 18.09.2005 tarihinden önce yapılmış ve süresi 5 yılı aşan sözleşmelerin 18.09.2010 tarihine kadar muafiyetten yararlanabileceği bu tarihten sonra muafiyet koşullarının ortadan kalkacağının belirtildiği, 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanunun 56. maddesi uyarınca aynı kanunun 4. maddesine aykırı olduğu gerekçesiyle Rekabet Kurulu tarafından geçersiz sayılan anlaşmalar nedeni ile tarafların birbirlerine verdikleri her şeyin BK.’nun 63,64. maddeleri uyarınca iadesi gerektiği, bu nedenle müvekkili tarafından peşin ödemenin ve bedelsiz kalan kira parası ile müvekkilinin yaptığı yatırımlar ile davacıya ödenen primlerden 4.183.562. USD’nin temerrüt tarihinden itibaren yabancı paraya işleyecek en yüksek banka mevduat faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, dava tarihi itibariyle ve halende taraflar arasındaki sözleşmesel ilişki devam ettiği, henüz iddia edilen sebepsiz zenginleşme olgusunun işlemeye başlamadığı, davanın zamansız açıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 28.11.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.