Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2011/16107 E. 2012/8384 K. 17.05.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/16107
KARAR NO : 2012/8384
KARAR TARİHİ : 17.05.2012

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –

Davacı vekili, davalının müvekkili aleyhine icra takibi yaptığını, taraflar arasında hiçbir hukuki ilişki bulunmadığını, davacının, dava dışı …’den bedelini ödeyerek satın aldığı aracı dava dışı …’a sattığını, arabanın devrinin … tarafından alınamadığını davalının ileri sürerek baskı ve tehditle dava konusu senedi … ve müvekkiline teminat olarak imzalattığını, daha sonra aracın kayıt maliki olan …’i davalının sıkıştırarak senedin lehdar hanesindeki … ismini karalayıp yerine davacının ismini yazdırdığını, davalının senedi bu şekilde ele geçirdiğini, senedin müvekkili tarafından davalıya verilmediğini, müvekkilinin, davalı tarafından senet üzerinde tahrifat yapılarak borçlandırıldığını iddia ederek borçlu olmadıklarının tespiti ile davalının tazminata mahkum edilmesini istemiştir.
Davalı vekili cevabında, davaya konu senetten dolayı müvekkilinin alacaklı olduğunu, müvekkilinin zorla, tehditle hiçbir şekilde senet tanzim ettirme yoluna gitmediğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece senetteki lehdar bölümünde karalama yapılıp, … isminin yazıldığı, davacının takip dayanağı olan senetten dolayı iradesi dışında borçlu duruma düşürüldüğü, öte yandan haricen yapılan araç satım sözleşmesi ve buna dayanılarak verilen ceza ve teminat niteliğindeki belgelerin hukuki sonuç doğurmayacağı, geçersiz sözleşmelerde bir taraf karşı tarafa verdiğini isteyebileceği, davacı ile dava dışı 3. kişi ve bu kişi ile de davalı arasındaki araç satışları haricen yapıldığı için gerek harici araç satım sözleşmeleri ve gerekse buna dayalı teminat senedinin hukuki sonuç doğurmayacağı, davacının tazminat talebinin koşullarının bulunmadığı gerekçesiyle davacının takibe konu bonodan dolayı borçlu olmadığının tespitine davacının tazminat isteminin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava konusu bonodaki miktar ve lehdar hanesindeki düzeltmenin keşideci … tarafından paraf edildiğinin anlaşılmasına göre bu haliyle kambiyo senedi vasfını korumakta olup, dava konusu senedin ilk cirantasının da davacı lehdar olduğundan senedin ciro silsilesinde bir bozukluk da bulunmamaktadır. Mahkemece bu yön gözetilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmayıp, kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 17.05.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.