YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/1576
KARAR NO : 2011/12063
KARAR TARİHİ : 06.10.2011
Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –
Davacı vekili, davalının müvekkili aleyhine icra takibi yaptığını, takibe konu senedin, maddi durumu bozulan davalı şirketin bankadan aldığı krediye teminat olmak üzere verildiğini, karşılığı bulunmadığını iddia ederek borçlu olmadıklarının tespiti ile davalının tazminata mahkum edilmesini istemiştir.
Davalı vekili cevabında,davacının davasında taleplerinin dayanağını iki sebebe dayandırdığını, bunlardan birincisinin sermaye artırımına iştirak etmediği ve iştirak taahhütnamesini imzalamadığı bu sebeple borçlu olmadığının tespiti olup, ortağın sermaye artırımına iştirak etmemesinin onu borçtan kurtaramayacağını, sermaye artırımına iştirak etmeyen ortağın çoğunluk kararına uymak zorunda olduğunu, şirket yönetim kurulunun 16 mart 2008 tarihli genel kurulda alınan 8 nolu kararın kendisine verdiği yetkiye dayanarak ödenmeyen ortak borçlarının icra yoluyla tahsiline karar verip, bu doğrultuda davacıya keşide edilen ihtarnameye rağmen borç ödenmeyince davacı ortak hakkında dava konusu icra takibinin başlatıldığını, davacının ikinci iddiasının ise senedin teminat senedi olduğu yönünde olup, bu iddiasının da yazılı belge ile ispat etmesi gerektiğini savunarak davanın reddi ile lehlerine tazminata hükmolunmasını istemiştir.
Mahkemece davacının, davaya konu bononun teminat senedi olarak verildiğini yazılı delille ispat edemediği,teklif edilen yeminin davalı şirket yetkililerince usulen eda edildiği, davalının tazminat isteminin koşullarının bulunmadığı gerekçesiyle davanın ve davalının tazminat isteminin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 6.10.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.