Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2011/15093 E. 2011/15789 K. 14.12.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/15093
KARAR NO : 2011/15789
KARAR TARİHİ : 14.12.2011

Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –
Davacı vekili; müvekkili ile … Tic. ve San. A.Ş. arasında Gümüşhane Bölgesinde davalının bayiliğini yapmak üzere bayilik sözleşmesi imzalandığını, ancak davalının şirketlerinin başka şirket bünyesine katıldığı, Erzincan dolum tesislerinin kapatıldığı ve artık Urfa dolum tesislerinden dolum ve ikmal yapması gerektiğinin bildirildiğini, bu suretle dolum ve ikmal tesisi değiştirilmesinin maliyeti artırıp karı sıfırladığını, sözleşmenin ifasının imkansız hale geldiğini, 10 yıl için imzalanan bu sözleşmeye dayanarak işletme kurup dükkan kira bedellerini peşin ödediğini, yatırımların boşa gittiğini belirterek, sözleşmenin haklı olarak feshedildiğinin kabulü ile uğranılan 5.000.00 TL. maddi zararın davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; davanın reddini istemiştir.
Mahkemece; bilirkişi raporunda, davacının sözleşmeyi haklı olarak feshettiği, Gümüşhane ilinde benzer nitelikte bir bayilik ilişkisinin tesis edilmesinin mümkün olduğu, bunun için 60 günlük sürenin makul sayılabileceğinin belirtildiği davacının bu iki aylık süre için taleple de bağlı kalınarak toplam 71 TL. maddi tazminat talep edebileceği gerekçesiyle davanın 71 TL.’lik bölümünün kabulüne, diğer bölümünün reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Bozmadan sonra yapılan yargılama sırasında alınan bilirkişi raporları arasında çelişkiler bulunmaktadır. 05.10.2009 tarihli bilirkişi kurulu raporuna her iki taraf vekili, 22.01.2011 tarihli bilirkişi kurulu raporuna ise davacı vekili itiraz etmiştir. Bu durumda mahkemece bilirkişi raporları arasındaki çelişkinin giderilmesi ve taraf vekillerinin itirazlarının değerlendirilmesi yönünden konusunda uzman bilirkişilerden oluşturulacak üç kişilik bilirkişi heyetinden ayrıntılı ve Yargıtay denetimine elverişli rapor alınıp sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 14.12.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.