Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2011/14319 E. 2012/8003 K. 15.05.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/14319
KARAR NO : 2012/8003
KARAR TARİHİ : 15.05.2012

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde taraflardan kimse gelmemiş olduğundan incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

-KARAR-

Davacı vekili, davalı tarafından 8 adet çeke dayalı başlatılan takipte, borcun asıl sahibinin müvekkili şirketin ortağı Sezgin US olup takip alacaklısı davalının bu şahsın kayınpederi olduğunu, şirket ortaklarının anlaşarak şirket borçlarını kendi aralarında paylaştıklarını, şirketin takip konusu çekler nedeniyle lehdar dava dışı Atmaca Ltd Şti’ne olan borçlarının Sezgin Us tarafından üstlenildiğini çeklerin bu kişi tarafından ödenip, davalı kayınpederinin taşınmazı üzerine konulan ipoteğin fekkedildiğini, çeklerin müvekkili şirkete verilmeyerek davalıya alacağın temliki suretiyle ciro edilerek, müvekkili aleyhine takibe geçildiğini ileri sürerek, çeklerin çek hükmünde olmadığının, ciro zincirinin kopuk olduğunun ve davalıya borçlu olmadığının tespitini ve çekler ile takibin iptalini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili davacı şirket ortakları arasındaki mutabakatın müvekkilini ilgilendirmediğini, müvekkilinin davacı ile davacıdan alacaklı olan dava dışı Atmaca Ltd. Şti. arasında imzalanan 30.04.2007 tarihli teminat sözleşmesine bağlı olarak taşınmazı üzerine 97.842 TL lik ipotek tesis edildiğini, sözleşme gereği verilen çeklerden 8 adedinin müvekkilce ödenmesi sonucu ipoteğin fek edildiğini, ipotek ile teminat altına alınan borcun davacıya ait olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece dosya kapsamı, teminat sözleşmesi, protokol, ibraname ve çeklerin durumu ile temel ilişki yönünden ve rapor kısmen benimsenmek suretiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Menfi tespit davasına ve takibe konu çeklerin bankaya ibraz edilip, karşılıksız şerhleri yazıldıktan sonra davalı …’a ciro yoluyla geçmiş olduğu dosya içerisindeki çek örnekleri ile sabittir. Çeklerin bankaya ibrazından sonra davalının eline geçtiği davalının da kabulündedir. TTK’nın 705. maddesi uyarınca ibrazdan ya da ibraz müddetinin geçmesinden sonra yapılan bir ciro, ancak alacağın temliki hükmünde tutulur ve böyle bir temlikin neticelerini doğurur. Bu durumda cironun alacağın temliki şeklinde BK’nın 163 maddesindeki öngörülen düzenlemeye uygun olarak yapılması gerekir. BK’nın 163/1 md.de yazılı bir şekilde yapılmış olmadıkça alacağının temlikinin geçerli olmayacağı hükme bağlanmıştır.
Hal böyle olunca, mahkemece bankaya ibrazdan sonra çeklerin ciro yolu ile devredilemeyeceği, ancak alacağın temlikine ilişkin hükümler gereğince yazılı şekilde devredilebileceği gözetilerek ve davanın temel ilişkiye dayalı olarak değil, çekler ve takip nedeniyle menfi tespit talebine istinaden açılmış olduğuna dikkat edilerek bir karar verilmesi gerekirken, somut olayın değerlendirilmesinde yanılgıya düşülerek yazılı gerekçe ile davanın reddi şeklinde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre, davacının öteki temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 15.05.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.