Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2011/1423 E. 2011/11961 K. 05.10.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/1423
KARAR NO : 2011/11961
KARAR TARİHİ : 05.10.2011

Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki menfi tesbit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

– K A R A R –
Davacı, davalı … tarafından aleyhine bonoya dayalı icra takibine girişildiğini, takibe konu bononun 22.09.2008 vade tarihli olup davalı … adına keşide edildiğini, bono bedelinin vade tarihinden sonra davalı lehdar …’in banka nezdindeki hesabına havale yoluyla ödendiğini, ancak davalı …’in bonoyu iade etmediği gibi diğer davalı …’a ciro ettiğini, bedelsiz kalan bononun kötü niyetli olarak icra takibine konu edildiğini ileri sürerek takibe dayanak bono nedeniyle borçlu olmadığının tespitine ve kötüniyet tazminatına karar verilmesin talep ve dava etmiştir.
Davalı, … davaya cevap vermemiştir.
Davalı … vekili, müvekkilinin iyiniyetli yetkili hamil olup ödeme def’inin müvekkiline karşı ileri sürülemeyeceğini ödemenin müvekkiline yapılmadığını belirterek davanın reddine ve kötü niyet tazminatına karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, toplanan delillere göre , talep ve davaya konu bonoda takip alacaklısı davalı …’ın bonoyu ciro yoluyla elinde bulunduran yetkili hamil olduğu, davacı keşidecinin ödeme def’ini davalı …’a karşı ileri süremeyeceği, icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasının takip alacaklısına karşı yöneltilmesi gerektiği, takip alacaklısı olmayan davalı …’e husumet düşmediği gerekçeleriyle davalı … yönünden davanın pasif husumet yokluğu nedeni ile; davalı … yönünden ise esastan reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, davalı … tarafından takibe konulan 22.09.2008 vadeli 7.500 TL bedelli senede karşı menfi tespit davası açmıştır. Menfi tespit davası kambiyo senedine karşı açıldığına göre keşideci senedi takibe koyan hamil ve cirantalara karşı bu davayı açabilir. Bu itibarla davalı … senet lehtarı olup husumet yöneltilmesinde usulsüzlük bulunmamaktadır. Mahkemece, bu yön gözetilmeden davalı … hakkındaki davanın husumet yönünden reddi isabetsizdir. Mahkemece davacının, davalı …’e yönelik iddiası ve toplanan tüm deliller değerlendirilerek bu davalıya borçlu bulunup bulunmadığı tespit edildikten sonra borçlu olmadığı sonucuna varılırsa diğer davalı …’ın senedi ciro yoluyla devralırken bile bile borçlunun zararına hareket edip etmediği konusunda toplanan deliler üzerinde durularak varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacının öteki temyiz itirazlarının şimdilik incelemesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 05.10.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.