YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/13640
KARAR NO : 2012/5218
KARAR TARİHİ : 29.03.2012
Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –
Davacı vekili, müvekkili şirket ile davalı arasında temizlik maddeleri alım satımına dayalı ticari faaliyetin 01/01/2007 başlangıç tarihli sözleşmeyle kurulduğunu, taraflar arasında yapılan ticari faaliyet listesinde davalının faturalara dayalı bakiye cari hesap nedeniyle 22.467,30 TL borçlu olduğunu, davalı borçlunun borcunu istenmesine rağmen ödememesi nedeniyle hakkında alacağın tahsili amacıyla İzmir 10. İcra Müdürlüğü’nün 2009/17555 E. sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, davalı borçlunun icra takibine yapmış bulunduğu haksız itirazı ile takibin durduğunu belirterek itirazın iptali ile icra takibinin devamına ve % 40 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, takip ve dava konusu borca yönelik herhangi bir itiraz yapılmadığını, yalnızca icra dairesinin yetkisine yönelik itirazda bulunulduğunu bildirerek davacı tarafın icra inkar tazminatı talebinin reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre davanın konusu bir miktar para alacağı olduğu için BK 73/1 maddesi gereğince İzmir İcra Dairesinin yetkili olduğu, davacı şirketin davalıdan icra takip tarihi itibariyle 22.467,30 TL alacaklı olduğu gerekçeleriyle davanın kabulü ile davalının İzmir 10. İcra Müdürlüğü’nün 2009/17555 esas sayılı takip dosyasında takibe itirazının iptaline, takibin 22.467,30 TL üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren % 19 oranını aşmamak üzere değişen oranlarda yasal faiz uygulanmasına, davalı aleyhine % 40 oranında inkar tazminatına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Haciz yoluyla ilamsız icra takibinde ödeme emrini alan borçlu icra dairesinin yetkisine, takip konusu borca ve takip dayanağı belgedeki imzaya itiraz edebilir. İtiraz dilekçesinde yetkiye, borca ve imzaya itirazını açıkça belirtmesi gerekir. Somut olayda borçlu 22/10/2009 tarihli itiraz dilekçesinin konu bölümünde yetkiye ve takibe itiraz şeklinde itirazda bulunduğunu bildirmiş ise de açıklama bölümünde takip yapılan İzmir İcra Müdürlüğü’nün değil Karşıyaka İcra Müdürlüğü’nün yetkili olduğunu belirterek bu sebeple icra takibine ve yetkiye itiraz etttiğini bildirmiştir. İtiraz dilekçesinin içeriğinden itirazın sadece icra dairesinin yetkisine yönelik olduğu, borçlunun takip konusu borca itirazının bulunmadığı anlaşılmaktadır. Borçlu sadece icra dairesinin yetkisine itiraz etmiş ise görevli mahkeme icra mahkemesidir. Mahkemece bu yön gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi gerekirken itirazın içeriğinde yanılgıya düşülerek işin esası ile hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 29.03.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.