Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2011/12358 E. 2012/4910 K. 26.03.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/12358
KARAR NO : 2012/4910
KARAR TARİHİ : 26.03.2012

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

– K A R A R –

Davacı vekili, taraflar arasındaki ticari ilişki nedeniyle imzalanan rehin sözleşmesine istinaden ve borcun ödenmemesi üzerine başlatılan takibe vaki itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, rehin sözleşmesi kapsamında verilen 2 adet senedin elden ve banka yoluyla ödenerek rehin sözleşmesi ile teminat altına alınan borcun kalmadığını bildirerek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller göre; görülmekte olan davanın dayanağı icra takibi, bonoya dayalı olarak başlatılmamış ise de, takibe konu edilen rehin sözleşmesinin konusu olan bono hakkındaki Ceyhan 1. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen karar nedeniyle davalının bonoda sıfatı bulunmadığı, dolayısıyla icra takibinde de borçlu sıfatı bulunmadığı, bu durumda takibin usulüne uygun olmadığı, davalının borçlu sıfatı yokluğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
İş bu itirazın iptali davası taşınır rehninin paraya çevrilmesi yoluyla ilamsız takibe dayanmaktadır. Takibe esas düzenleme şeklinde rehin sözleşmesine göre rehin veren … Ltd. Şti.’dir. Rehin veren şirkete karşı takip yapılması ve itiraz üzerine rehin veren şirkete karşı dava açılması yerindedir. Mahkemece, başka bir dava ile ilgili bonodan dolayı davalının borçlu sıfatı bulunmadığı kabul edilmiş ise de; bu davanın konusu farklı olduğundan davamıza gerekçe yapılamaz. Bu durumda mahkemece, davacının takip konusu miktarda alacağının bulunup bulunmadığı üzerinde durulup varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 26.03.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.