Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2011/12237 E. 2011/13497 K. 31.10.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/12237
KARAR NO : 2011/13497
KARAR TARİHİ : 31.10.2011

Mahkemesi :Sulh Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –
Davacı vekili, davalı banka tarafından düzenlenen ve müşterilerine verilen çek karnelerinden 13 adedinin müvekkiline ciro yolu ile intikal ettiğini, çeklerin keşide tarihinde karşılıklarının bulunmadığını, davalının 3167 sayılı Yasanın 10.maddesine göre her bir çek yaprağı için 410 TL ödemekle yükümlü olduğunu alacağın tahsili için başlatılan 2007/1493-1492-1491-1490-1489-1488-1486-1485-1483-1481-1480-1478-1476 esas sayılı icra takiplerine itiraz edildiğini iddia ederek itirazın iptalini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili savunmasında, ayrı ayrı takip yapılmasının usulsüz olduğunu, 3167 sayılı yasadaki şartların oluşmadığını beyan ederek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, muhatap banka tarafından verilen çeklerin keşideci hesabında karşılıkları bulunmadığı için 3167 sayılı Yasanın 10.maddesine göre her bir çek yaprağı için 410 TL ile sorumlu olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Davalı bankanın 3167 sayılı Kanun’un 4814 sayılı Yasa ile değişik 10.maddesi hükmü gereği ödeme yükümlülüğünün doğması için, çek aslının onaylı fotokopisi verilmek üzere çek aslının davalı muhatap bankaya bırakılmasının gerekmesine, davacının talebinin kanunda belirtilen bu usule uymadığından doğrudan icra takibi yapmasının yerinde olmadığı gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı banka yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 31.10.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.