YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/1190
KARAR NO : 2011/14115
KARAR TARİHİ : 16.11.2011
Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi
Tarih : 06.10.2010
No : 2009/35-2010/356
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –
Davacı vekili; taraflar arasında bayilik sözleşmesi akdedildiğini, müvekkilinin 129.495. TL tutarında davalıya cari hesap borcu bulunmaktayken davalı tarafın elinde bulunan ve müvekkilince teminat amacıyla boş şekilde keşide ettiği çeki 220.891. TL üzerinden doldurarak müvekkili aleyhine takibe konu ettiğini, bu meblağın 91.396. TL’sinin vade farkı alacağına ilişkin olduğunun bildirildiğini, oysa yanlar arasında vade farkı konusunda bir anlaşma ve teamülde bulunmadığını belirterek 91.396.51. TL ‘si vade farkı 4.569.83. TL’si fazladan talep edilen çek tazminatı tutarı olmak üzere müvekkilinin davalıya 95.966.31.TL borçlu olmadığının tespitine, takibin bu miktar bakımından iptaline %40 oranında tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacı yanın satın aldığı mallara karşılık çeki keşide ettiğini, davacının teminat iddiasını yazılı delille kanıtlaması gerektiğini bildirerek, davanın reddini savunmuş ve %40 oranında tazminatın davacıdan tahsilini istemiştir.
Mahkemece; davacı yanın davaya konu çeki teminat amacıyla boş olarak verdiğine dair iddiasını kanıtlayamadığı ve davalı yanın tazminat istemine dair koşulların oluşmadığı gerekçesiyle davanın ve tazminat talebinin ayrı ayrı reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Davacı taraf dava konusu çekin teminat amacıyla keşide edilerek boş şekilde davalıya verildiğini iddia etmiştir. TTK.’nun 592. maddesi uyarınca kambiyo senedinin boş olarak imzalanıp düzenlenmesi mümkündür. Davaya konu senedi boş şekilde keşide eden davacının bu senedin anlaşmaya aykırı olarak doldurulduğunu kanıtlaması gerekir. Davalı lehtarın davacıya hitaben gönderdiği 28.01.2009 tarihli ihtarname ekindeki hesap özeti ve açıklamalarına konu belgede 220.891.60. TL alacağın 91.396. TL’sinin vade farkı olduğunu belirtmiştir. Davalı bu belgeler ile çekin boş olarak verildiğini asıl alacak dışında kalan kısmının vade farkına ilişkin olduğunu kabul ettiğine göre vade farkı alacağının varlığını ispat yükü davalıdadır.
Mahkemece bu yönler ve davalı tarafından ibraz edilen ipotek akit tablosunda belirtilen vade farkı ile ilgili ipotek belgesi değerlendirilerek, varsa başka deliller de sorulup toplandıktan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilmek suretiyle varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle davanın reddine dair hüküm tesisinde isabet görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hüküm davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 16.11.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.