Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2011/11078 E. 2011/13090 K. 25.10.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/11078
KARAR NO : 2011/13090
KARAR TARİHİ : 25.10.2011

Mahkemesi :Sulh Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –

Davacı vekili, davalıya satılan mallar karşılığı faturalar düzenlendiğini ve sevk irsaliyeleri ile teslim edildiğini ancak bakiye borcun ödenmediğini ileri sürerek, davalının itirazının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacı ile yapılan tüm alışverişten kaynaklanan borcun müvekkilince ödendiğini, hatta müvekkilinin fazladan yaptığı ödeme nedeniyle davacı nezdinde malı bulunduğunu, davacının dilekçesinde bahsettiği malların verilmediğini ve faturaların tebliğ edilmediğini, bu faturaları kabul etmediğini ve davacının daha önceden başka bir takip yaptığını belirterek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, dosya kapsamı ve davacı defterleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesine göre, davanın kısmen kabulüne davalının icra dosyasına itirazının 3.989 TL. alacak yönünden iptaline, takibin bu miktar üzerinden devamına, alacağa takipten itibaren %20 ve değişen oranlarda avans faizi uygulanmasına alacağın %40’ı oranında tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Taraflar tacirdir. İstem ticari satış bedelinden kaynaklanmıştır. Hal böyle olunca; davalının ticari defterleri de incelenerek bir karar verilmesi gerekirken, bu yönün gözardı edilmesi doğru olmadığı gibi davacı defterleri üzerinde incelemede bulunan bilirkişi raporu da Yargıtay denetimine imkan verecek açıklıkta değildir.
Öte yandan, dava konusu 13.05.2006 tarihli 124461 nolu faturanın daha önce … 6. İcra Müdürlüğünün 2007/859 sayılı takip dosyasında da takip konusu yapıldığı davalı yanca ileri sürülmüş olmasına rağmen, mahkemece bu yön üzerinde yeterince durulmadan yazılı biçimde karar verilmesi de isabetsizdir. Bu durumda mahkemece yapılması gereken iş; konusunda uzman bilirkişi veya bilirkişi kurulundan taraf ticari defterleri üzerinde inceleme yaptırılarak daha önce talep konusu yapılmış fatura da gözetilmek suretiyle bir rapor alınarak, varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar vermekten ibarettir. Mahkemece bu yönlerin gözden kaçırılarak, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 25.10.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.