Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2011/10948 E. 2012/4965 K. 27.03.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/10948
KARAR NO : 2012/4965
KARAR TARİHİ : 27.03.2012

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı davalı vekilince de duruşmasız olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek.Av…. ile davalı vek.Av. …’ın gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-KARAR-
Davacı vekili, müvekkilinin sahibi ve işletmecisi olduğu işletmeyi 1999-2000 yıllarında davalının eşi dava dışı Savaş Abacılar ile birlikte işlettiklerini, ortaklık ihtiyaçlarında kullanılmak üzere ortağa imzalanarak tevdi edilen çeklerden birinin davalı tarafından alınıp kendi lehine doldurularak icra takibine konu edildiğini, Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunulduğunu ve davalı hakkında inancı kötüye kullanma suçundan dava açıldığını belirterek, müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının iddialarını yazılı delille kanıtlaması gerektiğini bildirerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, dosya kapsamına göre kanıtlanamayan davanın reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki (2) nolu bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Davalı yanın icra takibine konu alacağından 8.350 TL’sini 10.11.2006 tarihli temlikname ile dava dışı 3.şahsa temlik ettiği anlaşıldığından bu husus değerlendirilmeden karar verilmesi doğru görülmüştür.
3-Davalı vekilinin temyizi lehlerine eksik vekalet ücreti hükmedilmesine ilişkin olup, konusu para olan menfi tespit davası esasa ilişkin inceleme yapılmak suretiyle reddedildiğinden davalı yararına Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca nispi vekalet ücreti takdiri gerekirken, maktu vekalet ücretine hükmedilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün davacı, (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan taraflar yararına takdir edilen 900 TL duruşma vekalet ücretinin yek diğerinden alınarak bir diğerine ödenmesine, peşin harcın istek halinde iadesine, 27.03.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.