YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/9676
KARAR NO : 2011/4892
KARAR TARİHİ : 13.04.2011
Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirizın iptali davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –
Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davanın kısmen kabulüne ilişkin ilk karar davalının temyizi üzerine, Dairemizin 2005/2697 Esas, 2005/11757 Karar sayılı ve 29.11.2005 tarihli ilamıyla; Davalının akdi ilişkiyi inkar ettiği, taraflar arasında akdi ilişki bulunmaması halinde yetki yönünden B.K.nun 73/1 ve HUMK.nun 10.maddelerinin uygulanabilirliğinden söz edilemeyeceği, bu durumda davalı kargo teslim fişlerindeki ve irsaliyelerdeki imzaları da inkar ettiğine göre mahkemece bu imzaların davalı ya da çalışanlarından birine ait olup olmadığının ve kargo bedelinin kimin tarafından ödendiğinin araştırılması ve sonucuna göre öncelikle icra dairesinin yetkisinin incelenmesi, bu şekilde yapılacak inceleme sonunda, … İcra Daireleri ve Mahkemelerinin yetkili olduğu saptandığı takdirde işin esasına girilerek tüm deliller toplandıktan sonra birlikte değerlendirilip uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken, bu yönler üzerinde durulmadan eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulmasının doğru olmadığı gerekçesiyle bozulmuştur.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, dosya içerisindeki tüm delil ve belgelerden ve Adli Tıp Kurumu raporundan anlaşıldığı üzere, davaya yetki yönünden çözüm getirecek temel unsur olan irsaliyelerdeki veya kargo fişlerindeki imzaların davalı yada çalışanına ait olup olmadığının belirlenmesi noktasında bir delil elde edilemediği, başka bir anlatımla davacının dava ve takibe dayanak teşkil eden faturalardaki malları davalı yada çalışanlarından birine teslim ettiği olgusunun sübut bulmadığı, dolayısı ile davacının fatura içeriği malları davalıya teslim ettiğini kanıtlayamadığı, bu itibarla taraflar arasında bir akdi ilişkinin varlığının saptanamadığı gerekçesiyle yetkili icra dairesinde yapılmış bir takip olmadığından davanın reddine oy çokluğuyla karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Dava konusu alacak ile ilgili malların teslimine ilişkin sevk irsaliyesindeki imzaların davalı firma çalışanına ait olup olmadığı tespit edilememiş ise de dosyada mevcut 30.01.2004 tarihli bilirkişi raporunda davacının delil listesinde belirtilen 14.01.2003 tarih 1.440,00 TL lik faturanın davalının ticari defterlerinde kayıtlı olduğu belirtilmiştir. Satıcının gönderdiği faturayı alıp ticari defterlerine kaydeden alıcı ile satıcı arasında akdi ilişkinin mevcut olduğunun kabulü gerekir. Bu durumda mahkemece, davalının yetki itirazı reddedilerek işin esasına girilip iddia ve savunma doğrultusunda tüm deliller birlikte değerlendirilerek varılacak uygun sonuç dairesinde karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile davanın reddinde isabet görülmemiştir.
SONUÇ :Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacının sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 13.04.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.