Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2010/9109 E. 2011/4938 K. 13.04.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/9109
KARAR NO : 2011/4938
KARAR TARİHİ : 13.04.2011

Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –
Davacı vekili, davalının müvekkili aleyhine …1.İcra Müdürlüğünün 2007/2739 sayılı dosyasında icra takibi yaptığını, takibin kesinleşmesinden sonra müvekkili ile davalı arasında yapılan 27.10.2007 tarihli protokol gereğince davalıya verilen çeklerin bedelleri ödendiği halde davalının icra takibine devam edip müvekkiline ait malları haczettirdiğini ileri sürerek icra takibinden dolayı müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitine, %40 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacı temsilcisi olan…’in 27.10.2007 tarihli belgeye 3.paragraf ekleyerek, teslim edilen çek bedelleri ödendiğinde icra dosyasına konu borcun sona ereceği anlamında ibra şartını yazdığını, bunun hile anlamına geldiğini, icra takip dosyasında toplam 30.000 YTL’ye yaklaşan borca karşılık 9.450,00 YTL’lik çek alınarak ibraname verilmesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu belirterek davanın reddini savunmuş, %40 kötü niyet tazminatına karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, benimsenen 16.12.2009 tarihli adli tıp raporu doğrultusunda 27.10.2007 günlü belgedeki 3.maddede “teslim aldığım 2 adet çek ödendiğinde 2007/2739 esas sayılı dosya işlemden kaldırılacaktır. Borçluyu bu icra dosyasından ibra ederim.”yazısının sonradan ilave edildiğinin belirtildiği, davacının davalıya yemin teklifinde bulunmadığı, davacının anlaşma maddesini sonradan değiştirerek lehine durum oluşturup davalının alacağına bir an önce kavuşmasını engellemeye yönelik kötüniyet gösterdiği gerekçesiyle davanın reddine, davaya konu 24.500 TL asıl alacağın %40’ı oranında hesaplanan kötü niyet tazminatının davacıdan alınıp davalıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 13.04.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.