Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2010/8291 E. 2011/1896 K. 16.02.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/8291
KARAR NO : 2011/1896
KARAR TARİHİ : 16.02.2011

Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi
Tarih : 29.03.2010
Nosu : 725-195

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek.Av…. ile davalı vek.Av….’ın gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-KARAR-

Davacı vekili, müvekkili tarafından “Krakow Hızlı Tren Projesi TA Tüneli Beton Dayanımlarının İncelenmesi ve Rapor Hazırlanması Teknik Danışmanlık” hizmeti karşılığında 19.09.2006 tarih ve 85.845.-TL bedelli faturayı davalıya tanzim ederek verdiğini, davalının bu faturaya itirazda bulunmayarak ve bu faturaya mahsuben 01.06.2006, 19.06.2006 ve 06.10.2006 tarihlerinde üç taksitte 54.650.-TL ödeme yaptığını, bakiye bedeli ödemediğini, müvekkilinin bakiye alacağını tahsil etmekte ısrar etmesi üzerine davalının 12.05.2009 tarihli eksik karşılanan teknik danışmanlık hizmet bedeli konulu fatura düzenleyip gönderdiğini, bu faturanın iade edildiğini, bakiye müvekkili alacağının tahsili amacıyla yapılan takibin vaki itiraz üzerine durduğunu belirterek itirazın iptaline, takibin devamına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, söz konusu danışmanlık hizmetinin hakem heyeti huzurunda raporun da sunulmasını içerdiğini, bu işin yapılmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davacının edimini yerine getirdiğini tam olarak ispat etmesi gerektiği, davacının bu konuda delil sunamadığı belirtilerek davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
TTK’nun 23,II hükmüne göre “Bir faturayı alan kimse aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde münderecatı hakkında bir itirazda bulunmamışsa münderecatını kabul etmiş sayılır.” Davacı tarafın davalıya gönderdiği faturaya davalı tarafça itiraz edilmediği, aksine farklı tarihlerde üç taksit hâlinde toplam 54.650. TL ödeme yapılmak suretiyle benimsendiği dosya içeriğinden anlaşılmaktadır. Davalı vekili, müvekkilinin fatura tarihinden yaklaşık üç yıl sonra kestiği eksik danışmanlık faturasını gerekçe göstererek, söz konusu hizmetin eksik verildiğini, davacının hazırladığı raporun hakem mahkemesinde de sunulmasına ilişkin edimini yerine getirmediğini savunmuşsa da bu savunmasını ispatlayamamıştır. Mahkemece, bu yön gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken, ispat yükünde hataya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle hükmün BOZULMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davacı yararına takdir edilen 825.00.-TL duruşma vekâlet ücretinin, davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, peşin harcın istek halinde iadesine, 16.02.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.