Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2010/6459 E. 2011/1570 K. 10.02.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/6459
KARAR NO : 2011/1570
KARAR TARİHİ : 10.02.2011

Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi
Tarih : 23.11.2009
No : 648-760

Taraflar arasındaki karşılıklı tazminat-alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı her iki davanın da reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı-karşı davalı vekilince hernekadar duruşmalı olarak temyiz edilmiş ise de, tebligat giderlerinin olmadığı anlaşıldığından bu isteğin reddiyle incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildiken sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –
Davacı … vekili, müvekkili şirketin elektronik ürün üretim ve ticaret işi ile uğraştığını ve davalı şirketle 1.1.2006 tarihinde dağıtım sözleşmesi imzalandığını, ancak davalı dağıtım şirketinin sözleşme ile yüklendiği edimleri yerine getirmediğini, taahhüt ettiği ürünleri satmayıp müvekkiline de ödemeleri yapmadığını, müvekkilinin düzenlediği faturaları ödemediğini, bunun üzerine sözleşmenin 9.8.2006 tarihli noter ihtarı ile müvekkili tarafından feshedildiğini, ancak davalının İnternet sitesinde müvekkili şirketin Türkiye distribütörü olarak tanıtımda bulunduğunu, bu hususun hukuka aykırı olduğunu, müvekkilinin davalı adına düzenlenen faturalardan dolayı davalının haksız olarak müvekkilinin adını kullanmasından dolayı müvekkilinin yeni bir dağıtıcı bulacağı süreye kadar geçen zaman içerisinde markasının değer kaybından dolayı ve Türkiye’ye yapılmak zorunda kalınan seyahat nedeniyle zarara uğradığını belirterek bu zararın tahsili ile davalının müvekkilinin Türkiye distribütörü ibaresini kullanmasının men edilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkili şirketin 2003 yılından beri davacı şirketin distribütörü olduğunu ve markanın gelişim ve tanıtımı için büyük masraflar yaptığını ancak davacı şirketin kendi içinde yaşanan problemler nedeni ile davacı tarafından teslim edilen ürünlerde gizli ayıplar ortaya çıktığını, bu ayıpların müvekkili tarafından giderildiğini, bir çok ürünün iade edilip, halen stoklarda çok miktarda malın satılamaz halde kaldığını, bu nedenlerle davacının değil müvekkilinin büyük maddi ve manevi zarara uğradığını öne sürerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
… Dış Ticaret A.Ş.tarafından … Sales Ltd.Şti. aleyhine … 4.Asliye Ticaret Mahkemesinde açılan tazminat davasının mahkemenin 28.12.2006 gün, 2006/851-744 sayılı kararı ile bu dosya ile birleştirilmesine karar verilmiş, bu davada … A.Ş.vekili, … Ltd.tarafından teslim edilen ürünlerin ayıplı olması nedeni ile uğradığı zararın tahsilini talep etmiş, … Sales Ltd.vekili davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda, taraflar arasında 1.1.2006-31.12.2008 tarihleri arasında geçerli distribütörlük sözleşmesi imzalandığı, ancak sözleşmenin davacı ….tarafından 9.8.2006 tarihinde feshedildiği, bu nedenle davacının B.K.nun 106.maddesi uyarınca davalıya karşı (3) ayrı istemde bulunulabileceği ilk olarak ifa ve gecikme tazminatı ikinci olarak ifadan vazgeçip müspet zararın tazmini üçüncü olarakta ifaden vazgeçip akdi fesih edip menfi zararın istenebileceği somut olayda ise sözleşmenin feshedilmesi nedeni ile ancak menfi zararın istenebileceği, müspet zararın istenemeyeceği, menfi zararlarında, sözleşmenin yapılmasına ilişkin giderleri, sözleşmenin yerine getirilmesi ve karşılıklı edimin kabulü için yapılan masraflar sözleşmenin yerine getirilmesi dolayısı ile uğranılan zararlar, sözleşmenin geçerliliğine inanılarak başka bir sözleşme fırsatının kaçırılması dolayısı ile uğranılan zararlar ile başka bir sözleşmenin yerine getirilmemesi dolayısı ile uğranılan zararlar ile dava masraflarının bu kapsam içine gireceği, taraflar arasında imzalanan 1.1.2006 tarihli sözleşmeden itibaren davalının davacıdan mal alımı olmadığı, davacının dava dilekçesinde belirttiği müspet zararların bu davada istenemeyeceği sadece ancak akdin kurulmasına ilişkin yapılan masrafların menfi zarar kapsamında olduğu için talep edilebileceği, davacının markanın haksız olarak kullanıldığına ilişkin olarakda delil sunmadığı bu nedenle asıl davanın reddi gerektiği, birleştirilmesine karar verilen dava yönünden ise … A.Ş.tarafından 1.1.2006 tarihli sözleşme uyarınca … Sales Ltd.den herhangi bir mal alımının yapılmadığı ürün alımının tamamının daha önceki sözleşme olan 1.1.2003 tarihli sözleşmenin devamı sırasında gerçekleştiği 1.1.2003 tarihli sözleşmenin ise … A.Ş. ile dava dışı Maks Ltd.arasında imzalandığı daha sonra Maks Ltd.in sözleşmeden doğan alacağını 29.12.2004 tarihli temlikname ile … Sales Ltd.e devrettiği ancak temliknamede sadece alacağın temlik edilip, borcun temlik edilmediği gerekçesiyle hem asıl davanın hem de birleştirilmesine karar verilen davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı (birleştirilen davanın davalısı) … Sales Ltd.vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı (birleştirilen davanın davalısı) … Sales Ltd.vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 10.2.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.