Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2010/628 E. 2010/1765 K. 22.02.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/628
KARAR NO : 2010/1765
KARAR TARİHİ : 22.02.2010

Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi
Tarih :28/05/2008
Nosu : 2005/484-2008/174

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-KARAR-
Dava, sahte olduğu iddia edilen icra takibine konu çekten dolayı borçlu olunmadığının tespiti ile birlikte çekin iptaline ilişkindir.
Davalı vekili, müvekkilinin çeki ciro yolu ile ele geçiren iyiniyetli hamil olduğunu bildirerek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece alınan Adli Tıp Kurumu raporu ile çekteki imzanın davacı eli ürünü olmadığı, keşideci imzasının sahte olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, davacının yaptığı ve karşıladığı toplam 478.60 TL yargılama gideri ve harcın davalıdan alınmasına karar verilmiş, davacı vekili 08.10.2009 günlü dilekçesi ile davalının takibe devam etmekte olduğunun, bu durumun müvekkilinin mağduriyetine sebep olduğunu, bu nedenle ilamın bakiye harç yatırılmadan tebliğine karar verilmesini istemiş, mahkemece verilen 21.10.2009 günlü ek karar ile kararın taraflara tebliğine karar verilmiş, davalı vekili vermiş olduğu 24.11.2009 günlü temyiz dilekçesi ile kararı temyiz etmiştir.
Mahkemece harçtan sorumlu tutulan davalı tarafça karar ve ilam harcı yatırılmadan davayı kazanan taraf davacı vekilinin karar ve ilam harcı yatırılmadan kararın tebliğe çıkartılmasına ilişkin verilen kararında herhangi bir usulsüzlük bulunmamakta ise de, Harçlar Kanunun 28/a, 32. maddeleri uyarınca bakiye karar ve ilam harcı ödenmedikçe müteakip işlemler yapılamaz. Somut olayda karar ve ilam harcından sorumlu tutulan davalı bu harcı yatırmadan sonraki aşama olan temyiz incelemesinin yapılması mümkün değil ise de, bu eksikliğin mahallinde giderilmesi mümkün görülmüştür.
Açılan menfi tespit davası olup, mahkemece sadece davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken 3. kişilerin haklarını ihlal edecek şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 22.02.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.