Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2010/5058 E. 2010/14376 K. 15.12.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/5058
KARAR NO : 2010/14376
KARAR TARİHİ : 15.12.2010

Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi
Tarih : 15.09.2009
No : 474-493

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –
Davacı vekili, müvekkili şirketin Mazda markalı araçları satmak amacıyla Mazda’nın yetkili Türkiye distribütörü tarafından yetkili satıcı olarak atandığını, 1993 yılından buyana … Bölgesinde faaliyet gösterdiğini, üretici firmanın Mazda Türkiye … Şubesi adı altında Türkiye’de Mazda markalı araçları satmak üzere şube açtığını ve Türkiye distribütörü ile arasındaki sözleşmeyi haksız olarak feshettiğini, üretici firmanın müvekkili şirket ile bayilik ilişkisini devam ettireceğini şifahen dile getirdiğini, ancak uzun süre cevap vermeyerek zımnen bayiliği iptal ettiğini, feshin haksız fesih olduğunu ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 6.500.-TL’nin ticari faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkili şirket ile davacı arasında yazılı ve sözlü akdedilmiş sözleşme olmadığı, esasen davacının müvekkili ile değil distribütörlük sözleşmesi sona eren Mazda Motor Türkiye A.Ş. ile bayilik sözleşmesinin akdedildiğini, davacının muhatabının anılan bu şirket olması gerektiğini, müvekkilinin davacıya yetkili satıcılığın devam ettirileceği yönünde herhangi bir taahhüdünün bulunmadığını, müvekkilinin bağlı olduğu Mazda Motor Lojistik Europa N.V ile dava dışı Mazda Motor Türkiye A.Ş arasında akdedilen sözleşmede bulunmadığını belirterek, davanın husumetten ve esastan reddini istemiştir.
Mahkemece, toplanan delillere göre, Mazda’nın üretici firması olan Mazda Motor Logisties Europe N.V ile Mazda Motor Türkiye A.Ş arasında distribütörlük sözleşmesi akdedildiği, daha sonra üretici firmanın sözleşmeyi feshederek 2007 tarihinde Mazda … Şubesi adı altında …’da kendi şubesini açtığını, davacının bayilik yetkisini sözleşmesi feshedilen distribütörden aldığı, dava dışı eski distribütör şirket ile davalı şirket arasında yapılmış sözleşme olmadığı ve davalıya husumet yöneltilemeyeceği gerekçesiyle davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 15.12.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.