Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2010/4598 E. 2010/13134 K. 23.11.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/4598
KARAR NO : 2010/13134
KARAR TARİHİ : 23.11.2010

Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

– K A R A R –

Davacı vekili, taraflar arasındaki ticari ilişkiden kaynaklanan 67.584.00.-YTL.borç kalmasına rağmen davalının kendisine teminat amacıyla verilen senedi 28.416.-YTL.fazladan doldurarak 96.000.00.-YTL.asıl alacak üzerinden takibe giriştiğini, işlemiş faizin de fazladan talep edildiğini ileri sürerek icra takibinin asıl alacağının 67.584.00.-YTL.işlemiş faizin 926.00.-YTL.ve takip çıkışının da 68.686.00.-YTL.olarak belirlenmesini ve fazla talebe karşılık olarak davalıya 288.20.-YTL.ve fer’ileri tutarında borcun bulunmadığının tespitine, kötüniyet tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, takibe konu senedin kayıtsız şartsız borç ikrarını içeren kambiyo senedi olduğunu, senette teminat senedi olduğuna dair bir kaydın bulunmadığını, senede karşı hiçbir ödemenin yapılmadığını belirterek davanın reddi ile % 40 tazminatın davacıdan tahsilini istemiştir.
Mahkemece yapılan yargılama, toplanan deliller neticesinde davacının icra takibine konu bononun teminat senedi olduğu hususunu usulüne uygun delillerle kanıtlayamadığı gerekçelerle davanın reddine, yasal şartları oluşmadığından inkar tazminatına gerek olmadığına karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve özellikle davalının ticari defterlerinin bilirkişinin 17.06.2009 tarihli raporu ile incelenmiş bulunmasına ve bononun ihdas nedeninin teminat olduğu hususunun davacı tarafından kanıtlanamamasına, davalının ticari defterinde senedin teminat senedi olarak verildiği hususunun da kayıtlı olmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 23.11.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.