Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2010/2161 E. 2010/4005 K. 06.04.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/2161
KARAR NO : 2010/4005
KARAR TARİHİ : 06.04.2010

Davacı …vek.Av…. ile davalı … vek.Av…. arasında görülen dava hakkında İstanbul 10.Asliye Ticaret Mahkemesinden verilen 25.3.2009 gün ve 32-106 sayılı hükmün onanmasına ilişkin Dairemizin 9.11.2009 gün ve 8077-10310 sayılı ilamına karşı davacı vekili tarafından süresi içinde karar düzeltme yoluna başvurulmuş olmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –
Mahkemece davanın reddine dair verilen karar, taraf vekillerince temyiz edilmesi sonucu Dairemizin 09.11.2009 günlü kararı ile onanmış olup, bu karara karşı davacı vekilinin karar düzeltme istemi ile yeniden yapılan inceleme sonucu;
Davacı banka vekili, banka müşterisi olan davalının yabancı muhatap bankanın çekini müvekkiline verdiğini, çek bedelinin … tarafından gönderilmesi ile davalı hesabına geçirildiğini ve davalının talimatı doğrultusunda çek bedelinin dava dışı oğluna ödendiğini, ne varki yurtdışı muhatap bankanın 20.8.2005 tarihli yazısı ile bahis konusu olan çekteki interamericen Quality Foods firmasına ait cironun sahte olduğunu bildirerek, çek bedelinin iadesini istediğini ve müvekkili bankanın muhatap bankaya çek bedelini ödediğini, böylece davalının sebepsiz zenginleştiğini bildirerek, yapılan takibe vaki itirazın iptalini istemiştir.
Dosya içerisinde bulunan taraflarca imzalanmış olan Bankacılık Hizmetleri Sözleşmesinin 66.maddesi hükmü gereğince “…Çek bedellerinin geri alınmasının gerektiği hallerde, çek tutarının bankaca belirlenen gecikme faizi, BSMV ve KKDF kesintisi ile birlikte bankanın ilk talebinde derhal ve nakden ödeneceğini veya bu tutarın hesabına borç kaydedileceğini…”davalının kabul etmiş olduğu görülmektedir.
Bu durumda mahkemece taraflar arasında akdedilmiş olan sözleşmenin anılan ve diğer maddeleri gözetilip, karar yerinde tartışılarak varılacak uygun sonucu göre bir karar verilmesi gerekir iken, taraflar arasında akdi ilişki bulunmadığından bahisle, olaya uygun düşmeyen gerekçelerle davanın reddine karar verilmesi doğru olmayıp, yerel mahkeme hükmünün bu nedenlerle bozulması gerekirken, ilamda gösterilen gerekçelerle onanmış olması doğru olmadığından, davacı banka vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle Dairemizin 9.11.2009 gün 2009/8077 Esas, 2009/10310 karar sayılı onama kararının kaldırılmasına ve kararın BOZULMASINA, evvelce alınan onama harcı ile peşin harcın istek halinde iadesine, 06.04.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.