YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/1629
KARAR NO : 2010/3424
KARAR TARİHİ : 25.03.2010
Mahkemesi :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-KARAR-
Davacı vekili, müvekkilinin, dava dışı …’ın hamili olduğu kredi kartının kefili olduğunu, …’ın kredi kartı borcunu ödememesi üzerine davalı banka tarafından asıl kart hamiline ve müvekkiline ihtarname gönderildiğini, oysa müvekkilinin, kredi kartı hamili tarafından imzalanan kredi kartı sözleşmesinden dolayı sorumlu olmadığını belirterek müvekkilinin borçlu olmadığının tespitini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının kredi kartı sözleşmesini kefil sıfatıyla imzalamakla sorumlu olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davacının imzaladığı kredi kartı sözleşmesinde kefalet limitinin gösterilmediği, bu durumda kefalet sözleşmesinin B.K.’nun 484. maddesi gereğince geçerli olamayacağı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı banka vekilince temyiz edilmiştir.
Uyuşmazlık kredi kartı sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Davanın kredi kartı sözleşmesini kefil sıfatıyla imzalayan davacı tarafından açıldığı ve 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu’nun 44/1.maddesi uyarınca davanın Tüketici Mahkemesi’nin görevine girdiği gözetilmeden Mahkemece işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre öteki temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, 25.3.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.