YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/14503
KARAR NO : 2011/8759
KARAR TARİHİ : 29.06.2011
Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekili … tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –
Davacı vekili, müvekkili ile dava dışı kişi arasında yapılan ticari kredi sözleşmesini davalının müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak imzaladığını, kredi alacağının tahsili için yapılan icra takibinin davalının haksız itirazı nedeniyle durduğunu ileri sürerek itirazın iptaline, % 40 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı, davaya konu kredi sözleşmesini kefil olarak imzalamadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere göre, davacı ile dava dışı kişi arasında yapılan 12.04.2004 tarihli ticari kredi sözleşmesini davalının müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak imzaladığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, % 40 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
İtirazın iptali davası açılabilmesi için her şeyden önce borçlunun aleyhindeki icra takibine süresinde itiraz etmesi gerekir. Somut olayda ödeme emri davalı borçluya 03.06.2009 tarihinde tebliğ edilmiş, itiraz dilekçesi 11.06.2009 tarihinde icra müdürü tarafından havale edilmiştir. Böylece süresinde yapılmış itiraz bulunmadığından takip kesinleşmiştir. Kesinleşen icra takibine karşı itirazın iptali davası açılmasında hukuki yarar bulunmamaktadır. Mahkemece bu yön gözetilmeden işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalının diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 29.06.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.