Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2010/13096 E. 2011/6234 K. 05.05.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/13096
KARAR NO : 2011/6234
KARAR TARİHİ : 05.05.2011

Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –
Davacı vekili, davalının müvekkili aleyhine icra takibi yaptığını, takibe konu bonoların dava dışı hanifi Çete’ ye geçersiz kefaletle kefil olunmasına dayalı teminat bonoları olduğunu, kefalet sözleşmesinde kefalet limitinin sözleşme kurulduğunda gösterilmeyip, sonradan doldurulduğunu, bu nedenle müvekkilinin davalıya herhangi bir borcu bulunmadığını mahkeme aksi kanaatteyse kefilin sorumluluğunun kredi sözleşmesinde belirtilen kefalet limiti veya sözleşme limitindeki miktarla ve kendi temerrüdünün hukuki sonuçlarıyla sınırlı olduğunu iddia ederek müvekkilinin davalıya borcu olmadığının tespitine aksi taktirde iddia edildiği kadar borçlu bulunmadığının tespiti ile davalının tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini telep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevabında, tüketici mahkemesinin yetkili olduğunu, dava dayanağı icra takibinin Yayladağı İcra Müdürlüğünün 2008/66 esas sayılı icra takip dosyası ile tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile yapıldığını, davacının anılan icra dosyasına verdiği itiraz dilekçesinde kefil olduğunu kabul ettiğini savunarak davanın reddi ile lehlerine tazminata hükmolunmasını istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma ve toplanan delillere göre davacının takip konusu teminat senetlerinin dayanağı olan kefalet sözleşmesinin geçersiz ve faiz miktarının fahiş olduğunu ispatlayamadığı tetbir kararı ile alacağın tahsilinin geciktirilmediği gerekçesiyle davanın ve davalının tazminat isteminin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından etmyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 5.5.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.