Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2009/9941 E. 2010/5686 K. 10.05.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2009/9941
KARAR NO : 2010/5686
KARAR TARİHİ : 10.05.2010

Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki menfi tesbit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılardan … Bankası A.Ş.vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –
Davacı vekili, 14.6.2007 tarihinde müvekkili aracının soyulması nedeniyle kendi adına olan … Bankası A.Ş.Beşiktaş Şubesindeki … nolu hesabından verilen çek defterindeki 7202900’dan 7202915’e kadar yazılı15 adet çek yaprağını ve yine kendi şirketi olan … İnş.Ltd.Şti.’ne ait aynı bankanın aynı şubesine ait 10000557 nolu hesabından verilen çek defterinde bulanan 9617198’den 9617210’a kadar olan 12 adet çek yaprağının çalınması üzerine Cumhuriyet Savcılığına şikayette bulunup davalı bankayı bu durumdan haberdar ederek ilgili belge ve tutanakları bankaya bildirdiğini, daha sonra davalılardan … Bank A.Ş’nin Beşiktaş Şubesine ait … nolu hesaptan keşide edilmiş 02.11.2007 tarihli …çek nolu 32.500.-TL bedelli çeke istinaden icra takibi başlattığını, takibe konu çekin çalınan çeklerden olduğunu, çekteki imzanın müvekkiline ait olmadığını, davalı bankanın müvekkilinin yaptığı uyarı nedeniyle takip ve dava konusu çekin müvekkiline ait olmadığını bilebilecek durumda olduğunu, davalı ….ve Tic.A.Ş.ile ne kendisinin ne de şirketinin arasında hiçbir ticari ilişki veya alışveriş bulunmadığını, çeklerden dolayı müvekkilinin davalılara borçlu bulunmadığı bildirilerek takip konusu çek nedeniyle borçlu olmadığının tespiti ile %40 tazminatın davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı …vekili, dava konusu çekin diğer davalının kredi borcuna mahsup edilmek üzere ciro yoluyla müvekkili bankaya geçtiğini, müvekkilinin diğer davalı ile davacıdan alacaklı olduğunu, dava konusu çek üzerindeki imzanın davacıya ait olup olmadığının bilirkişi incelemesi neticesinde ortaya çıkacağından müvekkilinin takipte kusursuz olduğunu, 5411 sayılı Bankacılık Kanunu gereği müvekkilinden tazminat istenemeyeceğini bildirerek davanın reddini ve %40 tazminatın davacıdan tahsilini istemiştir.
Diğer davalı şirket duruşmalara katılmamış , cevap da vermemiştir.
Mahkemece toplanan delillere göre, dava konusu çekteki imzanın davacıya ait olmadığının bilirkişi raporu ile tespit edildiği, senedin lehdar cirosu ile bankaya geçtiğinden bankanın kötü niyetinden söz edilemeyeceği, diğer davalının lehdar konumunda olduğundan kötüniyetli olduğunun kabulünün gerektiği gerekçeleriyle, davacının dava konusu çek nedeniyle borçlu bulunmadığının tespitine, davalı …yönünden kötüniyet tazminatı talebinin reddine, diğer davalı yönünden tazminat talebinin kabulü ile alacağın %40’ı olan 13.000.-TL kötüniyet tazminatının davalı şirketten tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı …vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı …Ş. vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 10.05.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.