YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2009/9855
KARAR NO : 2009/10767
KARAR TARİHİ : 16.11.2009
Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki birleştirilen itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davalı … hakkındaki davanın bu dosyadan tefrikine, diğer davalı hakkındaki davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –
Davacı vekili, asıl dava ve birleşen davada asıl kart borçlusu ve kefili hakkında Kredi Kartı Üyelik Sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için giriştiği icra takibine haksız olarak itiraz edildiğini ileri sürerek, itirazın iptalini talep ve dava etmiştir.
Asıl dava ve birleşen davadaki davalılar vekili davanın reddini istemiştir.
Mahkemece benimsenen bilirkişi raporuna göre, davalı …’ın kefaleti nedeniyle sorumlu olduğu gerekçesiyle bu davalı yönünden davanın kısmen kabulüne, davalının icra dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptali ile takibin tahsilde tekerrür olmamak üzere 6.454.31 YTL üzerinden devamına, bu miktarın içerisindeki asıl alacak 3.980 YTL ye takip tarihinden itibaren 14.06.2003 tarihine kadar yıllık %217.50, 14.06.2003 tarihinden 01.03.2006 tarihine kadar yıllık %152,10, 01.03.2006 tarihinden sonra 5464 sayılı Yasanın 26.maddesinde belirlenecek temerrüt faizi ve BMV uygulanmasına, takipten ve davadan sonra yapılan ödemelerin infazda icra müdürlüğünce dikkate alınmasına, hükmolunan miktarın %40’ı olan 2.581.72 YTL icra inkar tazminatının davalı …’dan tahsiline, davalı … hakkındaki davanın bu dosyadan tefriki ile mahkemenin ayrı bir esasına kaydına, tefrik işlemlerinin davacı vekilince 10 gün içinde yerine getirilmesine karar verilmiş,hüküm asıl dava ve birleşen davadaki davalılar vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, asıl dava ve birleşen davadaki davalılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan öteki temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Davalılar vekili, müvekkilinin 4822 sayılı Yasanın geçici 1.maddesi hükmünden yararlanmak üzere talepte bulunduklarını ve hatta bu talep çerçevesinde iki taksiti de ödemiş olduklarını savunmuştur. Asıl borçlunun anılan yasa hükmünden yararlandırılması ve borcun taksitlendirilmesi işleminin kefili de etkileyeceği kuşkusuzdur. O halde mahkemece davalı vekilinin bu yöndeki savunmaları üzerinde durularak davalıların 4822 sayılı Yasanın geçici 1.maddesinden yararlanma koşullarını taşıyıp taşımadığının saptanması yönünden ayrıntılı ve Yargıtay denetimine elverişli rapor alınıp, tüm deliller birlikte değerlendirildikten sonra, varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin öteki temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentta açıklanan nedenlerle hükmün davalı taraf yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 16.11.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.