YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2009/9453
KARAR NO : 2009/11129
KARAR TARİHİ : 24.11.2009
Mahkemesi :Kadıköy 2.İcra Mahkemesi
Taraflar arasındaki sıra cetveline itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –
Şikayetçi banka vekili borçluya ait aracın satışından sonra düzenlenen sıra cetvelinde, rehne bağlı alacaklarının 19.510,-TL olmasına rağmen icra müdürünce takip dosyası üzerinden hesap yaptırılarak daha eksik olan bu miktarın dikkate alındığını, müvekkili bankaya gönderilen yazıda aracın satış tarihinin bildirilmediği ve alacağın bu tarih itibariyle ulaştığı tutarın sorulmadığı, müvekkili bankanın da eksik bilgilendirilme nedeniyle icra müdürlüğüne fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak sadece oluşan kredi alacağı tutarını bildirildiğini ileri sürerek her yönü ile hatalı sıra cetvelinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
İcra Mahkemesince rehin ve kredi sözleşmelerinin iki ayrı sözleşme olduğu, şikayetçi yanca doğmuş ve doğacak alacaklar için rehin tesis edilmesinin hukuka uygun bulunmadığı gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiş; hüküm şikayetçi banka vekili tarafından temyiz edilmiştir.
İcra ve İflas Kanunu’nun 140 ıncı maddesine göre satılan malın bedeli bütün alacaklıların alacağını karşılamıyorsa icra müdürü bir sıra cetveli düzenler. Sıra cetveli o malın satış bedelinin alacaklılar arasında ne şekilde pay edileceğini gösterir. Somut olayda borçluya ait aracın satışından sonra düzenlenen sıra cetvelinde, satış tutarının tamamı şikayetçi bankaya isabet ettirilmiştir. Sıra cetvelinde gösterilen meblağın hatalı yazılmış olması, şikayetçinin alacağının maddi hukuk bakımından belirtilen tutarda olduğunu göstermez. Bu durumda İcra Mahkemesince şikayetin hukuki yarar yokluğundan reddi gerekirken, ileride doğacak alacaklar için rehin tesis edilemeyeceği şeklindeki hatalı gerekçe ile reddinde isabet görülmemiştir. Ne var ki gerekçedeki bu hata esasa etkili olmadığından, sonucu itibariyle yerinde görülen hükmün, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 438/son maddesi uyarınca gerekçesi yukarıda açıklandığı şekilde değiştirilmek ve düzeltilmek suretiyle onanmasına karar verilmelidir.
SONUÇ: Temyiz olunan ve sonucu itibariyle yerinde görülen hükmün, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 438/son maddesi uyarınca gerekçesi yukarıda açıklandığı şekilde değiştirilmek ve düzeltilmek suretiyle ONANMASINA, 24.11.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.