Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2009/8087 E. 2010/2298 K. 04.03.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2009/8087
KARAR NO : 2010/2298
KARAR TARİHİ : 04.03.2010

Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek.Av…. ile davalı vek.Av….’ın gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-KARAR-
Davacı vekili, müvekkili şirketin yönetim kurulu başkanı ile yönetim kurulu üyelerinden birinin müşterek atacakları imza ile borçlandırılabileceğini, davalı yanca aleyhe girişilen icra takibine konu bonoda tek imza bulunduğunu, bu şekilde davacı şirketin borçlandırılamayacağını ve borçlanmadan yönetim kurulunun bilgisi de bulunmadığının 15.01.2001 günlü yazı ile de icra dosyasına beyan edildiğini, bononun şirket kayıtlarında olmadığı gibi borçlu da olunmadığını belirterek, icra takibine konu bono nedeniyle borçlu bulunulmadığının tespitine, tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, zamanaşımı itirazında bulunduğu gibi bononun verilen mal karşılığı alındığını, borcun ödenmediğini ileri sürerek davanın reddi ile tazminata karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, menfi tespit davası borç ödenene kadar açılabileceğinden davalının zamanaşımı itirazının reddine, toplanan delillere göre, davaya ve takibe konu bonodaki imzanın davacı şirketi tek başına borçlandırma yetkisi olmayan yönetim kurulu başkanı tarafından atıldığının anlaşılmasına, davalı şirketin davacı şirkete mal teslim ettiğini kanıtlayamamasına, bu suretle de davacı şirketin bonodan sorumlu olduğunun kabul edilemeyeceği gerekçesiyle, davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, şartları oluşmayan tazminat isteminin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davacı yararına takdir edilen 750.00.-TL. duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 04.03.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.