Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2009/7935 E. 2010/4719 K. 19.04.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2009/7935
KARAR NO : 2010/4719
KARAR TARİHİ : 19.04.2010

Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –
Davacı vekili, davalı şirketin davacı şirketten muhtelif cins ve modellerde motor satın aldığını, taraflar arasındaki ticari ilişkinin cari hesap ilişkisinden kaynaklandığını, davalı hakkında yapılan icra takibine konu borcunda 30.06.2006 tarihli 621503 nolu 141.080.80 TL bedelli fatura alacağından kaynaklandığını bildirerek davalının takibe itirazının iptali ile takibin devamına, davacı lehine %40’tan az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacı ile aralarında süregelen bir ticari ilişki olduğunu, müvekkili şirketin davacı adına ve davacının belirlediği fiyat listesi üzerinden satış yaptığını, satış cirosu üzerinden %8 ciro priminin düzenli olarak davalı şirkete ödendiğini, buna ilaveten yıl sonunda toplam cironun %1’i oranında prim ödeneceği konusunda anlaştıklarını bu şekilde işlem yapıldığı sırada davacı şirketin el değiştirdiğini, yönetim değişikliğinden sonra her ay %5 ciro primi ile yıl sonunda da %3+1 oranında ek prim uygulaması konusunda anlaştıklarını, bu anlaşmalara uygun olarak fatura düzenlenerek davacıya teslim edildiğini, %5’lik priminin kâr getirmeyeceğinden önceki anlaşma gereği evvelki aylardan doğan ve ödenmeyen %3+1’lik ciro priminin davacı taraftan istenmesi üzerine davacı tarafın sevkiyatı durdurduğunu, davalının da o tarihe dek yaptığı satıştan kaynaklanan ve mutad olan orandaki %8 ciro primini faturalandırıp tahakkuk ettirerek elindeki mal stoğundan düşüp, kalan stoğu davacıya teslim ederek takas mahsup işlemi yapıldığını ve taraflar arasındaki alacak-borç ilişkisinin sonlandırıldığını,davacı tarafa borçlu olunmadığını bildirerek davanın reddine, %40’tan aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesini istemiştir.
Mahkemece toplanan delillere göre, taraflar arasındaki ticari ilişkinin acentelik sözleşmesi olduğu, ihtilafın hangi komisyon oranına göre hesaplama yapılacağından kaynaklandığı, davalının davacı tarafından kabul edilmeyen %3+1’lık komisyon oranı ile ilgili bir belge sunmadığı ve böylelikle iddiasını kanıtlayamadığı, bilirkişilerce düzenlenen raporda komisyon oranının %7.6 olduğunun belirlendiği, bu oran üzerinden yapılan hesaplamalar sonucu davacı tarafın alacağının 26.946.55 TL, davalının prim alacağının ise 2.488.95 TL olduğu, bu miktarın düşülmesi ile davacı alacağının 24.456.24 TL olduğu, takipten önce temerrüt oluşmadığı gerekçesiyle takibin 24.456.24 TL üzerinden devamına, işlemiş faiz talebinin ve asıl alacağa yönelik fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, taraf vekillerinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlerden alınmasına, 19.04.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.