Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2009/7417 E. 2010/4786 K. 20.04.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2009/7417
KARAR NO : 2010/4786
KARAR TARİHİ : 20.04.2010

Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –
Dava; ticari satıştan kaynaklanan bakiye alacağın tahsili için girişilen icra takibine yönelik itirazın 40.145.89.-YTL asıl alacağa yönelik kısmının iptali ile icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
Davalı vekili, davacı tarafın işbu takibi cari hesabı yüksek göstererek açtığını, müvekkili temerrüde düşürülmediği için işlemiş faiz istenemeyeceğini, alacağın likit olmadığını belirterek davanın reddi ile %40 tazminatın davacıdan tahsilini istemiştir.
Mahkemece yapılan yargılama, toplanan deliller, davalı defterleri üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde davalının davacıya 36.345.89.-TL asıl alacak borcunun bulunduğu, davacı her ne kadar davalının 22.01.2007 tarihinde yaptığı 3.800.00.-TL ödemenin başka hukuki ilişkiden kaynaklandığını bildirmiş ise de, bu hususu ispat edemediği, alacağın likit olduğu gerekçeleri ile davanın kısmen kabulüne Söke İcra Müdürlüğünün 2008/395 sayılı dosyasında davalı borçlunun 36.345.89.-YTL asıl alacak yönünden itirazın iptaline, takibin devamına, fazlaya dair istemin reddine, kabul edilen miktarın %40’ı oranındaki (14.538.35.-YTL) icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, reddedilen miktarın %40’ı oranında (1.520.00.-YTL) kötüniyet tazminatının davacıdan alınarak davalıya verilmesine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Davacı vekilinin temyizine gelince; davalı tarafça dava dışı … hesabına yatırılmak suretiyle yapılan 3.800.-TL miktarındaki ödemenin davacı şirkete olan borca mahsuben yapılan bir ödeme olduğu kanıtlanamadığı halde, bu miktarın davalı alacağından düşülmesi suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte belirtilen nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacının öteki temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 20.04.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.