YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2009/6794
KARAR NO : 2010/5057
KARAR TARİHİ : 26.04.2010
Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-KARAR-
Davacı vekili, müvekkili banka ile dava dışı … Giyim…AŞ.arasında düzenlenen kredi sözleşmesinin davalılar tarafından müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzalandığını, müvekkili bankaca hesabın kat edilerek ihtarname gönderildiğini, borçların ödenmemesi üzerine davalı kefiller aleyhine kefalet limitleri de gözetilerek tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla başlatılan icra takibinin davalıların haksız itirazı sonucu durduğunu belirterek itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, davacının talebinde kısmen haklı olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davalıların itirazlarının diğer takip dosyaları ile tahsilde tekerrür oluşturmaması koşulu ile 501.164.23 TL alacak ve bu alacaktan 445.924.69 TL’lik kısmına 28.02.2008 takipten itibaren yürütülecek yıllık %60 oranında temerrüt faizi faizin %5 BSMV’si vs.ile sınırlı olarak iptaline, takibin bu miktarlar üzerinden devamına, davalıların %40 oranında icra inkar tazminatıyla sorumluluklarına ve fazla istemin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Dava genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için davalılar aleyhine girişilen icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Hükme esas alınan bilirkişi raporu ayrıntılı incelemeyi içermediği gibi, Yargıtay denetimine de elverişli değildir. Mahkemece, konusunda uzman (3) kişilik bilirkişi heyetinden ayrıntılı incelemeyi içerir ve Yargıtay denetimine elverişli rapor aldırılarak ve temerrüt hükümlerini düzenleyen sözleşmenin 18.maddesi de gözetilerek varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre öteki temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, 26.04.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.