YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2009/672
KARAR NO : 2009/10405
KARAR TARİHİ : 11.11.2009
Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-KARAR-
Davacı vekili , müvekkili şirket ile davalılar arasında 15 yıllık süre ile tek satıcılık sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşmeye göre davalıların her yıl belirli miktarda akaryakıt almak zorunda olduğunu, ancak davalıların az miktarda akaryakıt aldıklarını,ayrıca davalıların verdikleri çeklerin de ödenmediğini belirterek şimdilik 7000.YTL cezai şart alacağının davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalılardan … vekili ise; davacı şirketin yaptığı feshin haksız fesih olduğunu,bununla birlikte yıl bazında her yeni dönem başlangıcında cezai şart konusunda çekince konulmadan sözleşme konusu malların davacı şirketçe teslim edildiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Diğer davalılarca davaya cevap verilmemiştir.
Mahkemece, davalı bayiin sözleşmenin sürdüğü hiçbir sene gereken satışı yapamadığını, hesap döneminin 1 yıl olduğu dikkate alındığında davacının basiretli bir tacir gibi akdi ilişkiyi gözden geçirmesi gerektiği,ancak davacı şirketin 2002 yılından itibaren 4 yıl suskun kaldığı,bu durumun B.K.158/2.madde gereğince protokolün 7.maddesinin uygulanmasından vazgeçildiği anlamına geldiği gerekçesiyle dava reddedilmiş,hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dava konusu bayilik sözleşmesi davacı ile davalı … tarafından imzalanmış olup diğer davalılar sözleşmeyi müteselsil kefil olarak imzalamışlardır.B.K.nun 484.maddesi gereğince kefaletin geçerliliği yazılı şekilde yapılmasına ve kefilin sorumlu olacağı belirli miktarın sözleşmede gösterilmesi koşullarına bağlıdır.Somut olayda ise sözleşmede kefalet limiti bulunmadığı gibi sözleşme içeriğinde bir miktar gösterilerek cezai şart belirlenmiş değildir.O halde … dışındaki davalılar yönünden sorumluluğa karar verilemeyeceğinden bu davalılar hakkındaki davanın redddedilmesinde isabetsizlik bulunmadığından davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan öteki temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dosya incelendiğinde bilirkişi tarafından düzenlenen raporda da belirtildiği gibi davacı şirketin haklı olarak sözleşmeyi feshettiği anlaşılmaktadır.Bu durumda davalı asıl borçlu … yönünden davanın kabulü gerekirken,davanın reddedilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı şirketin öteki temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün davacı şirket lehine BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 11.11.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.