Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2009/6624 E. 2009/9315 K. 14.10.2009 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2009/6624
KARAR NO : 2009/9315
KARAR TARİHİ : 14.10.2009

Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki itirazın kaldırılması- iflas davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince her ne kadar duruşmalı olarak temyiz edilmiş ise de, konu itibariyle bu isteğin reddiyle incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

-KARAR-

Dava iki adet faturaya dayalı olarak girişilen iflas yolu ile takibe vaki itirazın kaldırılması ve iflas istemine ilişkindir.
Davalı şirket vekili davacı yanca yapılan hafriyat ve imalat bedellerinin ödendiğini; villa inşaatının bitirilemediğini ve kusurlu imalatın düzeltilmediğini; bir kısım eksiklerin müvekkili tarafından giderildiğini ve davacının Ağustos 2005’te bitirdiğini söylediği işin faturasını 22.11.2006’da düzenlediğini, alacağın gerçek olmadığını bildirerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece uyuşmazlığın hizmet bedelinden kaynaklandığı, taraflar arasında yazılı bir sözleşme bulunmadığı, bedelin de kararlaştırılmadığı; davacının hesabını 2005 döneminde kapattığını, 2006 yılında düzenlenen faturanın davalının itirazı ile karşılaştığı; taraf defterlerinin usulüne uygun tutulmadığı, yapılan keşifte eksik ve ayıplı imalat saptanamadığı ve alacak iddiasının sübut bulumadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Çözümü özel veya teknik bir bilgiyi gerektiren hallerde bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verilirse de, bilirkişi heyetinin farklı üyelerince hazırlandığı anlaşılan kök ve birinci ek raporlar arasında fark bulunduğu gibi, ikinci ek raporda da farklı mütalaalar ileri sürülmüştür.
Birinci ek raporda malzeme bedeli üzerinde uyuşmazlık bulunmadığı, kök raporda incelenen defter içeriklerinin de buna uygun olduğu, davacı talebinin projelendirme ve hizmet bedeline ilişkin bulunduğu; bu kalem alacakların ise uzmanınca saptanması gerektiği bildirilmiş; ikinci rapora ayrık görüş yazan bilirkişi kurulu üyesi davalının ayıba ilişkin savunmasını ispatlayamadığı yönünde görüş bildirmiştir.
Öte yandan davacının iflas yolu ile takibe konu ettiği iki adet fatura, taraflar arasında şifahen yapıldığı tartışmasız bulunan iki ayrı inşaat (eser) sözleşmesinin projelendirme ve hizmet bedeline ilişkindir. Ticari defter kayıtlarının 2005 yılında birbirine mutabık olarak kapatılmış bulunması, defterlere henüz geçirilmeyen projelendirme ve hizmet bedellerinin de ödendiği anlamına gelmez.
Bu durumda mahkemece oluşturulacak uzman bilirkişi heyetinden, gerekirse keşfen ve projeler üzerinde inceleme yapılmak suretiyle, bu nitelikteki binaların projelendirme ve hizmet ücreti tutarlarının yapıldığı yılın mahallil rayiçlerine göre tesbitinin istenmesi; taraflar arasındaki yazışmalardan bu bedelin hangi oranlarda değiştirildiğinin saptanması ve ispatlanabildiği takdirde, ayıplı ve eksik işlerin tutarının da tenzili ile alacağın belirlenmesi gerekirken, eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 14.10.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.