YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2009/6573
KARAR NO : 2010/5527
KARAR TARİHİ : 05.05.2010
Mahkemesi :Sulh HukukMahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-KARAR-
Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında yapılan üye işyeri sözleşmesi gereğince davalıya pos cihazı verildiğini, davalının gerekli kontrolleri yapmaması nedeniyle işyerinde sahte kartla 3.500 TL’lik işlem yapıldığını, müvekkilinin dava dışı kart çıkaran bankaya bu tutarı ödediğini, toplam 4.500 TL alacağın tahsili için yapılan icra takibinin davalının haksız itirazı nedeniyle durduğunu ileri sürerek itirazın iptaline, %40 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, yapılan işlemlerde müvekkilinin kusuru bulunmadığını, kart sahibinin kimliğini kontrol ederek işlem yaptığını, bankanın onay vermemesi halinde ödemenin gerçekleşmeyeceğini beyan ederek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda davalının sahte kartla yapılan harcama bedelini kartı çıkaran dava dışı bankaya ödemekle yükümlü olduğu, dava dışı kart hamilinin ise kartını kaybettiğini dava dışı bankaya geç bildirdiğinden BK’nun 44.maddesi gereğince davalı ile birlikte müterafik sorumlu olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davalının icra takibinde toplam 3.106,23 TL’ye itirazının iptaline, takip tarihinden itibaren asıl alacağa yıllık, %74,64 oranında temerrüt faizi uygulanarak takibin devamına karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalının (2) nolu, davacının (3) nolu bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Bilirkişinin kök raporunda davacının asıl alacağının 3.500 YTL olduğu belirtilmiş ve buna göre davacı banka alacağı hesaplanmıştır. Davacıda davalıya çektiği ihtarnamede asıl alacağının 3.500 YTL olduğunu belirtmiş, 11.08.2005 işlem tarihinden ihtarnamenin keşide edildiği tarihe kadar işleyen 58 YTL temerrüt faizinin eklenmesiyle birlikte toplam 3.558 YTL’nin ihtarnamenin tebliğ tarihinden itibaren 1 gün içinde ödenmesini talep etmiştir. Tarafların rapora itirazı üzerine alınan ek raporda bu sefer asıl alacağın 3.558 YTL olduğu görüşüne varılarak buna göre davacının toplam alacağı hesaplanmıştır. Mahkemece bu miktarın içinde temerrüt faizinin de bulunduğu düşünülmeden takip tarihinden sonrası için faize faiz yürütülmesine imkan tanıyacak şekilde hüküm kurulması BK’nun 104/son maddesine aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
3-Mahkemece bilirkişinin ek rapordaki BK’nun 44.maddesi gereğince meydana gelen zarardan %70 oranında davalının, %30 oranında davacının sorumlu olduğu görüşü dikkate alınarak müterafik sorumluluk çerçevesinde hüküm kurulmuşsa da kusur oranları yönünden asıl rapor ile ek rapor arasındaki çelişki giderilmeden karar verilmesi isabetsiz olup, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı ve davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün davalı …, (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı banka yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 05.05.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.