Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2009/5995 E. 2010/3830 K. 01.04.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2009/5995
KARAR NO : 2010/3830
KARAR TARİHİ : 01.04.2010

Mahkemesi :Asliye HukukMahkemesi

Taraflar arasındaki menfi tespit-istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalı vekili ile süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-KARAR-
Davacı vekili, müvekkilinin dava dışı Durukanlar Ltd.Şti.nin davalı bankadan aldığı kredinin teminatı olarak sahibi olduğu taşınmazını davalı bankaya ipotek ettirdiğini ve kredi sözleşmesinde kefil olduğunu, kredi borcunun dava dışı borçlu firma tarafından ödenmesine rağmen, davalı bankanın borçlu firmanın davalı bankanın bir başka şubesine olan borcu nedeni ile müvekkili hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takibe geçtiğini, bu nedenle dava açma zarureti doğduğunu belirterek müvekkilinin davalı bankaya borçlu olmadığının tespitine ve tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiş, davacı vekili daha sonra ıslah yolu ile davasını istirdat davasına çevirmiştir.
Davalı vekili, ipotek akit tablosunda dava dışı borçlunun müvekkili bankaya olan her türlü borcu nedeni ile ipoteğin alındığını davanın haksız açıldığını öne sürerek reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davalı banka ile dava dışı borçlu şirket arasında imzalanan kredi sözleşmesinin teminatı olarak davaya ait taşınmazın davalı bankaya ipotek verildiği kredi borcunun ödenmesi dolayısı ile ipoteğin fek ettirildiği ancak davalı bankaca, bir başka şubesince yapılan kredi sözleşmesi nedeni ile davacı hakkında takibe geçtiğini, davacının tesis ettiği ipoteğin lehtarı dışında bir başka kişinin borcunun teminatı olarak kullanılamayacağı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1-Mahkeme hükmü davalı banka vekiline 18.5.2009 tarihinde tebliğ edilmiş ve yasal (15) günlük temyiz süresinin 2.6.2009 tarihinde sona ermesine rağmen, temyiz talebinin 3.6.2009 tarihinde yapılması nedeni ile davalı banka vekilinin temyiz talebinin reddi gerekmiştir.
2-Davacı vekilinin temyiz istemine gelince;
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte yazılı nedenlerle davalı banka vekilinin temyiz talebinin süre yönünden reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlerden davacıdan alınmasına, 1.4.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.