Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2009/4814 E. 2009/5200 K. 02.06.2009 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2009/4814
KARAR NO : 2009/5200
KARAR TARİHİ : 02.06.2009

Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –
Dava, kredi kartı harcamalarından kaynaklanan alacağın tahsili için girişilen icra takibine yönelik itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
Davalı vekili, müvekkiline usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş kat ihtarının bulunmadığını, talep edilen kadar borcun olmadığını belirterek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece yapılan yargılama, toplanan deliller, benimsenen bilirkişi raporuna göre davanın kabulü ile itirazın iptaline, % 40 inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Hükme esas alınan bilirkişi raporu yeterli araştırma ve incelemeyi içermediği gibi, Yargıtay denetimine de elverişli değildir. Bu durumda, mahkemece dava konusu kredi kartının dayanağı olan kredi kartı sözleşmesi ibraz ettirilerek bu sözleşme hükümleri çerçevesinde sözleşmenin ibraz edilememesi durumunda kredi kartı hamilinin bu kredi kartı ile yaptığı harcamalardan sorumlu olacağı gözetilerek harcamaları gösteren aylık hesap ekstrelerinde bildirilen ve borçluya tebliğ edilen hükümler gözetilmek suretiyle banka kayıtları üzerinde konusunda uzman bir bilirkişiye araştırma ve inceleme yaptırılarak hesabın kat’ı tarihinden bankaca gönderilen ihtarnamenin borçluya tebliğ edildiği tarihten itibaren ihtarnamede verilen sürenin sonu itibariyle oluşacak temerrüt tarihine kadar akdi faiz, bu tarihten sonrası için temerrüt faizi uygulanıp takip tarihi itibariyle borç durumu saptanarak KKDF’nin temerrüt tarihine kadar istenebileceği ve takipten sonrası için o ana kadar işlemiş temerrüt faizine ayrıca faiz yürütülemeyeceği hususları da gözönünde tutularak alınacak bilirkişi raporu ve diğer delillerin birlikte değerlendirilmesi ile varılacak uygun sonuç dairesince bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre öteki temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 2.6..2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.