Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2009/4168 E. 2009/10830 K. 18.11.2009 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2009/4168
KARAR NO : 2009/10830
KARAR TARİHİ : 18.11.2009

Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen redmdine yönelik olarak verilen hükmün davalı vekilince duruşmalı, davacı vekilince de duruşmasız olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde taraflardan kimse gelmemiş olduğundan, incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R –
Dava dışı …’nün ölümünden sonra geriye mirasçı olarak eşi …, çocukları …, … ve … ile imam nikahlı eşinden olma çocukları … ve … kalmıştır. Tüm mirasçılar arasında 26.2.2007 tarihli bir protokol imzalanmış bu protokole göre mirasçılar … ve …’e miras payına karşılık 180.000.00.-YTL. ödenmesi kararlaştırılmış ve bu ödeme için anılan mirasçılara bonolar verilmiştir. Bu protokolden sonra da mirasçılar …, …, … ve … arasında 30.6.2007 tarihli protokol imzalanmıştır.
Dava dışı mirasçılar … ve … 26.2.2007 tarihli protokol gereği miras paylarına karşılık olarak verilen bonolara istinaden diğer mirasçılar hakkında icra takibi yapmıştır.
Davacı … vekilinin iddiası, 26.2.2007 tarihli protokol uyarınca bonoların borçlusunun … olduğunu, müvekkilinin bonolara daha sonra borçlu olarak dahil edildiğini, yapılan icra takibinde …’na ait borcu müvekkilinin ödediğini, ödediği paranın rucuen tahsili için yapılan icra takibine haksız olarak itiraz edildiğini belirterek itirazın iptalini ve tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, 26.2.2007 tarihli protokolden sonra senetlerin düzenlenmesi aşamasında … ve …’e düşen miras payının dörde bölünerek paylaştırılması konusunda anlaşmaya varıldığını, bunun için bonolarda diğer dört mirasçının da borçlu olarak gösterildiği her bir mirasçının 45.000.00.-YTL.yı … ve …’e ödemesi gerektiğini, müvekkilinin 45.000.00.-YTL.yi ödeyerek 14.6.2007 tarihli belgeyi aldığını, davacının kendi hissesine düşen 45.000.00.-YTL.yi ödemediği için davacı hakkında takip yapıldığını, davacının müvekkili adına bir ödemesi bulunmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davacı ile davalının kardeş olup, dava dışı üvey kardeşlerin miras payının 1/4’er hisse oranında diğer mirasçılar arasında paylaşımının söz konusu olduğunu, bu nedenle diğer mirasçıların borçtan 1/4 oranında sorumlu olduklarını, bu nedenle davanın kısmen kabulü ile kısmen reddine, 13.250.00.-YTL. üzerinden itirazın iptaline, fazla istemin ve tarafların tazminat taleplerinin reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dışı üvey kardeşler … ve …’in miras payını 180.000.00.-YTL.ye diğer mirasçılara devir ettiği dosya içeriği ile sabittir. Bu nedenle 180.000.00.-YTL.lık borçtan 1/4 oranında davacının ve davalının sorumluluğu bulunmaktadır. Dosyaya ibraz edilen 14.6.2007 tarihli belgeden …’nun kendi payına düşen 45.000.00.-YTL.yi dava dışı mirasçılar … ve …’e ödediği anlaşılmaktadır.
Mirasçılar …, …, … ve …’nin hisselerine düşen 45.000.00.-YTL.den sorumlu oldukları ve davalının da payına düşen 45.000.00.-YTL.yi ödediği gözden kaçırılarak davacının icra masrafları ve vekalet ücreti ile birlikte ödediği toplam 53.000.00.-YTL.nin 1/4’ü oranında davalının sorumlu tutulacak şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 18.11.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.