Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2009/4088 E. 2009/10868 K. 18.11.2009 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2009/4088
KARAR NO : 2009/10868
KARAR TARİHİ : 18.11.2009

Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacılar vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacılar vek.Av.Ayşe … Demir gelmiş, diğer taraftan kimse gelmemiş olduğundan onun yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacılar vekili, meyve suyu üretimi ve satışı yapan müvekkili şirketlerin davalı şirketten Pe torbaları satın aldığını, … AŞ.’ne 22.07.2004 ve 06.11.2004 tarihli faturalarla, … Meyve AŞ.’e 20.08.2004 tarihli fatura ile malzemenin teslim edildiğini, ilk teslim alınan malzemede gizli ayıbın ortaya çıkması üzerine durumun davalıya bildirildiğini ve 276 kg torbanın iade edildiğini, ISO kalite belgesine sahip torbaların bu standartlara uygun olduğunun taahhüt edildiğini, torbalardaki sızdırma nedeniyle müvekkillerinin zarara uğradığını ileri sürerek, 11.000 Euro’nun davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevabında, dava hakkının zamanaşımına uğradığını, satılan malı muayene etme yükümlülüğünün davacı alıcıya ait olduğunu, sızdırmazlık muayenesi yapmadan dolum yapan davacının bu nedenle uğradığı zararı talep edemeyeceğini, müvekkili şirkete ayıp ihbarında bulunmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma ve toplanan delillere göre davacının TTK’nun 25.maddesinde öngörülen 6 ay içinde ayıptan kaynaklanan davayı açmadığı, süresinde ayıp ihbarı yapıldığının ispat edilemediği, bu nedenle davacının malları ayıplı kabul etmiş sayılacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacılar taraflar arasındaki ticari ilişki nedeniyle düzenlenen 22.07.2004 tarihli 623858 nolu, 20.08.2004 tarihli ve 631420 nolu, 06.11.2004 tarihli 638071 nolu faturalara konu polietilen torbaların ayıplı olduğunu, torbaların sızdırma yapması nedeniyle zarara uğradığını ileri sürerek bu davayı açmış, mahkemece davanın TTK’nun 25.maddesinde öngörülen sürede açılmadığı gerekçesiyle talep reddedilmiştir.
Davacılar tarafından dava konusu yapılmayan 26.07.2004 tarihli 624301 nolu faturaya konu polietilen torbanın 402 kg’lık kısmı davalı tarafından geri alınmıştır.
Davacı … AŞ.tarafından davalıya gönderilen 13.09.2004 tarihli yazıda, torbaların sıvı ürünlerde kullanıldığı belirtilmiştir. Dava konusu 06.11.2004 tarihli 638071 nolu fatura konusu polietilen torbaların 276 kg’lık kısmının ayıplı çıkması nedeniyle iade edildiği, davalının da kabulündedir. Taraflar arasında sözleşme konusu polietilen torbaların sızdırma yaptığına ilişkin delil tespiti yaptırılmışsa da bu torbaların sızdırdığı, daha önce ortaya çıkmış ve davalı tarafından bir kısmı geri alınmıştır. Davalı da dava konusu polietilen torbaların sızdırdığını kabul ederek geri aldığına göre TTK’nun 25.maddesinde öngörülen süre uygulanmaz. Diğer taraftan dava konusu polietilen torbalar TSE belgelidir. Polietilen torbalarla ilgili Türk standardında konfeksiyon ve benzer amaçlarla kullanılacak Tip 2(U biçiminde torbalar) torbalar için su sızdırmazlık şartı aranmayacağı belirtilmiştir. Hükümden konfeksiyon ve benzer amaçlarla kullanılmayacak Tip 2 torbalar için su sızdırmazlık şartının aranacağı sonucu çıkmaktadır. Davalı taraflar arasında süregelen ticari ilişki nedeniyle davacıların torbaların hangi amaçla kullanılacağını bilmekte veya bilebilecek durumdadır. TSE markasını taşıyan ancak TSE standartlarına uymadığı anlaşılan torbalar yönünden davalının davacıyı iğfal ettiği anlaşıldığından davalı BK’nun 207 ve TTK’nun 25.maddesinde yazılı sürelerden yararlanamaz. Mahkemece işin esasına girilerek toplanan tüm deliller değerlendirilerek varılacak uygun sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken davanın süresinde açılmadığı gerekçesiyle reddinde isabet görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davacılar yararına takdir edilen 625.00.-TL. duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılara ödenmesine, peşin harcın istek halinde iadesine, 18.11.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.