Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2009/3516 E. 2010/1062 K. 04.02.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2009/3516
KARAR NO : 2010/1062
KARAR TARİHİ : 04.02.2010

Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi
Tarih :04.11.2008
No :526-372
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –
Davacı vekili, müvekkili şirketin yapacağı iş karşılığında davalı … Ltd.Şti’nden keşidecisi … olan 35.000 TL bedelli çeki ciro yoluyla aldığını, daha sonra işin gerçekleşmemesi nedeniyle çeki davalıya iade ettiğini, bu davalının çeki diğer davalı …’a ciro ettiğini, …’ın da müvekkili şirket hakkında icra takibinde bulunduğunu belirterek, söz konusu çekten dolayı müvekkili şirketin borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Ltd.Şti. vekili, 15.04.2008 tarihli oturumda davayı kabul etmiştir.
Davalı … vekili, müvekkilinin iyiniyetli yetkili hamil olduğunu, temel ilişkiden kaynaklanan şahsi def’ilerin müvekkiline karşı ile sürülemeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece çekteki ciro silsilesinde bir kopukluk olmadığından iyiniyetli yetkili hamil olan …’a karşı açılan davanın reddine, diğer davalının davayı kabul etmesi nedeniyle bu davalıya karşı açılan davanın kabulüyle borçlu olmadığının tespitine, davacının …’a yaptığı ödemelerin faiziyle birlikte … İnş.Taah.Ltd.Şti.’nden tahsiline karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Somut olayda, davalı … Ltd. Şti. çeki davacıya ciro etmiş, plânlanan işin gerçekleşmemesi nedeniyle davacı tarafından çek davalı … Ltd. Şti’ne ciro edilerek iade edilmiş, daha sonra … Ltd Şti. tarafından çek ciro yoluyla diğer davalı …’a verilmiş, … da davacı hakkında icra takibinde bulunmuştur. Bu durumda alacaklı ve borçlu sıfatının birleştiği ve ciro zincirinin koptuğu dikkate alınarak davalı banka hakkında açılan davanın da kabulüne karar vermek gerekirken, davalı …’ın iyiniyetli yetkili hamil olduğu gerekçesiyle bu davalı hakkındaki davanın reddedilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün bozulmasına, istek hâlinde peşin harcın iadesine, 4.2.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi.