YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2009/1516
KARAR NO : 2009/11592
KARAR TARİHİ : 10.12.2009
Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi
Tarih :08.07.2008
No :92-203
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –
Davacı vekili, dava dışı … in kredi borcuna teminat olarak dava konusu taşınmazlar üzerine davalı banka lehine ipotek tesis edildiğini, söz konusu üç adet taşınmazın müvekkili tarafından satın alındığını, tesis edilen bu ipoteğin azami meblağ (üst sınır) ipoteği olduğunu, davalı bankanın ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip yapıp ipotek limiti dışında kalan alacağını da takibe konu ettiğini iddia ederek icra takip dosyasındaki davalıya olan borçlarının ipotek limiti olan 20.000.000.000.TL olarak tespitine, limit fazlası miktara ilişkin takibin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevabında, takibin itirazsız kesinleştiğini, bankanın isteminin ipotek dışında olmadığını, davacının sorumluluğunun toplam ipotek bedeli+faiz ve masraflar olduğunu, taşınmazlar üzerinde müvekkili banka lehine eski malik tarafından 08.07.1999 tarihinde her bir gayrimenkul için ayrı ayrı 20’şer milyar olmak üzere toplam 60.000.000.000.TL bedelli faizi değişken olmak üzere ipotek tesis edildiğini, kredi borcu ödenmediği için ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip yapıldığını, ipotek borçlusunun asıl borçlunun aldığı ve alacağı kredilere karşılık ipotek verdiğini, bu nedenle davacının ipotek verilen kısımdan değil tüm fer’ilerinden sorumlu olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma toplanan delillere ve benimsenen 25.02.2008 tarihli bilirkişi heyeti raporuna göre dava konusu taşınmazlar üzerindeki ipoteğin üst sınır ipoteği olup, bu tür ipotekte, anapara ve diğer fer’i alacakların taraflarca kararlaştırılan ve ipotek akit tablosunda yer alan miktarı hiçbir surette aşamayacağı, davacının sorumluluğunun 20.000. YTL ile sınırlı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 10.12.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Aslı gibidir.