YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2009/11173
KARAR NO : 2010/5597
KARAR TARİHİ : 06.05.2010
Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün davalılar vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek.Av…. ile davalı vek.Av….’ın gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı şirket (alıcı) adına … ile davalı şirket (satıcı) adına … arasında 22.06.2005 tarihli sözleşmenin imzalandığı konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır.
Davacı vekili, müvekkilinin sözleşmenin imzalanması ile 5000 Euro karşılığı 8.200 YTL’yi ödediğini, 25.000 Euro karşılığı müvekkili şirket yetkilisi …’ın kardeşi …’ın keşidecisi olduğu 18.10.2005, 21.10.2005, 28.10.2005 ve 14.11.2005 tarihli her biri 10.000 YTL olan toplam 40.000 YTL’lik çekler verildiğini, 40.000 Euro için ise 8 adet her biri 5.000 Euro olan bonoların verildiğini, 25.000 Euro karşılığı 25.10.2005 ve 18.11.2005 tarihli 10.000 YTL’lik iki çekle 20.000 YTL ödeme yapıldığını, böylece toplam ödemenin 28.200 YTL olduğunu, davalının 18.10.2005 ve 14.11.2005 tarihli 10.000 YTL’lik çekleri iade ettiğini, 28.10.2005 ve 14.11.2005 tarihli çeklerin davalının uhdesinde kaldığını, beyanla sözleşme davalı tarafından haksız olarak fesh edildiğinden ödenen 28.200 YTL’nin istirdadını davalıların uhdesinde kalan 28.10.2005 ve 14.11.2005 tarihli iki çekin iptalini ve 8 adet 5.000 Euroluk bonolarda borçlu olmadıklarının tespiti ile bonoların iptalini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili, 21.09.2006 tarihli dilekçede dava konusu edilen 28.10.2005 ve 14.11.2005 tarihli çeklerin müvekkiline iade edildiğini kabul etmiştir.
Davalılar vekili cevap dilekçesinde; sözleşmenin şirketler arasında imzalandığını, müvekkili …’ye husumet yönetilmemesi gerektiğini, müvekkilinin satışa konu makinayı fatura düzenlenerek teslim ettiğini, verilen çeklerin ve senetlerin makinanın iadesi sırasında geri verildiğini, (davacıya) sözleşmeye göre 8.200.00 YTL ödeme yapıldığını, bu paranın da makinanın 5 aylık kullanım bedeli olarak müvekkili şirkete bırakıldığını belirterek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece yapılan yargılama ve alınan bilirkişi raporu sonucu dava konusu edilen 18.10.2005 ve 21.10.2005 keşide tarihli 10.000 YTL’lik çekler iade edildiğinden konusu kalmayan talepler hakkında karar verilmesine yer olmadığına, dava konusu edilen 28.10.2005 ve 14.11.2005 tarihli 10.000 YTL’lik iki çek ile her biri 5.000 Euro olan 8 adet toplam 40.000 Euroluk bonolarla davalılara borçlu olunmadığının tespitine ödenen 28.200 YTL’nin 4.000 YTL’sini makinanın 5 aylık kullanım bedeli olarak düşülmesine, kalan 24.200 YTL’nin davalılardan istirdadına, fazla istemin reddine karar verilmiş, hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-…’nin 22.06.2005 tarihli sözleşmeyi davalı şirket adına imzaladığından … hakkındaki davanın husumetten reddi gerekirken bu davalı hakkında yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
2-Davalı şirket yönünden temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
Davacı vekili dava dilekçesinde 25.000 Euro karşılığı davalıya 18.10.2005, 21.10.2005, 28.10.2005 ve 14.11.2005 tarihli her biri 10.000 YTL’lik 4 adet çek verildiğini, 18.10.2005 ve 21.10.2005 tarihli çeklerin davalı tarafından iade edildiğini, davalının 28.10.2005 ve 14.11.2005 tarihli çekleri iade etmediğini belirterek bu çekler yönünden borçlu olmadıklarının tespitini ve iptalini istemiş ise de davacı vekili 25.09.2008 havale tarihli dilekçede 28.10.2005 ve 14.11.2005 tarihli çeklerin iade edildiğini kabul etmiştir. Bu yön gözden kaçırılarak iade edildiği davacının da kabulünde bulunan iki çek yönünden yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmadığı gibi davacı tarafından ödendiği iddia edilen 24.10.2005 ve 18.11.2005 tarihli çeklerin sözleşme kapsamında ödendiğinin ispat külfeti davacıda olup ispat külfetin tayininde hataya düşülerek bu iki çek yönünden de çeklerin sözleşme gereği verildiğinin kabulünde isabet görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda (1) ve (2) nolu bentte açıklanan nedenle hükmün BOZULMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davalılar yararına takdir edilen 750.00.-TL. duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara ödenmesine, peşin harcın istek halinde iadesine, 06.05.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.