Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2009/10636 E. 2010/6326 K. 25.05.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2009/10636
KARAR NO : 2010/6326
KARAR TARİHİ : 25.05.2010

Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

– K A R A R –

Dava; elektrik tüketim bedelinin tahsili için girişilen icra takibine yönelik itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
Davalı duruşmalara katılmadığı gibi cevap dilekçesi de vermemiştir.
Mahkemece yapılan yargılama, toplanan deliller neticesinde kullanılan elektriğin abonesinin dava dışı Abdullah Demiröz olduğu, bu şahsın davalı şirket ile bağlantısının bulunmadığı, fiilen elektriğin davalı şirketle ilişkisinin olmadığı gerekçeleri ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Dava; Samsun Asliye Hukuk Mahkemesine açılmış ve belirtilen mahkemece yapılan yargılama sonunda tüketici mahkemesinin görevli olduğu gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmiş ve anılan görevsizlik kararı 08.12.2004 tarihinde kesinleşmiştir.
Tüketici Mahkemesi sıfatıyla yargılama yapan Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi de 23.3.2005 tarihinde davanın genel mahkemenin görevine girdiği gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş ve aynı tarihli dilekçe ile davacı vekili olumsuz görev uyuşmazlığının giderilmesi ve merci tayini için dosyanın Yargıtay’a gönderilmesini istemiştir. Davacı vekilinin dilekçesi altına kurşun kalemle “temyiz harcı ve masraf yatmadığından gönderme dilekçesi olarak nazara alınacak” şerhi düşülmüş ve dava dosyası yeniden Asliye Hukuk Mahkemesinin esasına kaydedilerek yargılama yapılıp yazılı şekilde hüküm kurulmuştur.
Görüldüğü gibi somut olayda iki ayrı mahkeme arasında olumsuz görev uyuşmazlığı meydana gelmiştir. Olumsuz görev uyuşmazlığı Yargıtay’ca merci tayini yoluyla giderilir. Merci tayini suretiyle görevli mahkeme belirlenmeden daha önce görevsizlik kararı vermiş olan mahkemenin kendiliğinden görevli olduğunu benimseyerek dosyayı ele alıp yargılama yapması usul ve yasaya aykırıdır. Mahkemece bu yönler gözetilmeden işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre öteki temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 25.05.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.