Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2009/1016 E. 2009/8404 K. 17.09.2009 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2009/1016
KARAR NO : 2009/8404
KARAR TARİHİ : 17.09.2009

Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmasız, davalılar vekilince de duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı vek.Av……, gelmiş, diğer taraftan kimse gelmemiş olduğundan onların yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

– K A R A R –
Davacı şirketin finansman şirketi olduğu, davalı şirket ve şirket ortakları ile 18.03.2005 tarihinde “Satıcı Sözleşmesi” başlıklı bir sözleşme imzalandığı ve bu sözleşme gereği tüketici kredisi kullandırıldığı, davalıların da tüketiciler ile tüketici beyannamesi imzalayarak tüketicilere araç verip karşılığında davacıdan krediyi aldığı konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır.
Dava, davalı bayi ile dava dışı … arasında düzenlenen Motorlu Ürünler Tüketici Kredisi Sözleşmesi uyarınca, kredi sözleşmesinde sahtecilik yapıldığı, kredinin geri ödemesinin tüketici tarafından yapılmadığı, davalıların bundan sorumlu olduğu, alacağın tahsili için yapılan icra takibine haksız olarak itiraz edildiği gerekçesi ile açılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davalılar vekili, davacının talebinin sözleşmeye aykırı olduğunu, müvekkilinin tüketici ile sözleşme imzalarken davacı tarafından talep edilen tüm belgelerin tüketiciden alınıp davacıya gönderildiğini, krediye onay verip vermemesinin tamamen davacının yetkisinde olduğunu, davacının krediyi onayladığını, müvekkilinin de aracı tüketiciye teslim ettiğini, davacının tüketiciye müracaat etmeden müvekkiline yönelmesinin haksız olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda tüketici dava dışı …’ın 21.07.2005 tarihli dilekçesi ile tüketici kimliğinin sahteliği konusunun tartışmasız olduğu gerekçeleriyle davalı şirket ve ortaklarının sözleşmesinin 13.maddesi hükmüne göre kredi borcundan sorumlu oldukları gerekçesiyle 16.926.96.-TL.üzerinden itirazın iptaline, % 40 icra inkar tazminatının davalılardan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalılar vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacının iddiası, tüketici sözleşmesinde sahtecilik yapıldığına ve sözleşmedeki imzanın tüketiciye ait olmadığından davalıların sözleşme gereği borçtan sorumlu olduklarına ilişkindir. Oysa mahkemece sözleşmedeki tüketiciye ait imza konusunda bilirkişi incelemesi yaptırılmadan sırf tüketicinin kendi beyanını esas alarak yazılı şekilde hüküm kurulması isabetli olmadığı gibi davada üç davalı olmasına rağmen karar başlığında davalılardan…’un adının yazılmaması da doğru görülmemiştir.
Mahkemece yapılacak iş tüketici kredi sözleşmesindeki imzanın tüketici dava dışı …’a ait olup olmadığı konusunda imza incelemesi yaptırılarak bilirkişiden rapor alınması, bu raporun sonucuna göre satıcı sözleşmesi hükümleri ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesinden ibarettir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün taraflar yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalılar vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davalılar yararına takdir edilen 625.00.TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara ödenmesine, peşin harcın istek halinde iadesine, 17.09.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.