YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2008/3978
KARAR NO : 2008/10976
KARAR TARİHİ : 14.11.2008

Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi
Tarih : 13/12/2007
Nosu : 2005/481-2007/700
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalılardan Teko Alüminyum San. A.Ş. vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde …Alüminyum San. A.Ş. vek. Av. Pervin …. gelmiş, diğer taraftan kimse gelmemiş olduğundan onun yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –

Davacının 08.04.2005 ve 13.04.2005 tarihli faturalarda davalı … Alüminyum Ltd. Şti.’den alüminyum folyo aldığı ve aldığı alüminyum folyoları ürettiği borularda izalasyon malzemesi olarak kullandığı konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır.
Davacı vekili üretilip müşterilere gönderilen borulardan şikayetler geldiğini, yaptırılan tespitte alüminyum folyoların ayıplı olduğunun anlaşıldığını, müşterilerin boruları iade ettiğini, müvekkilinin de elinde bulunan işlenmemiş alüminyum folyoları davalı … Ltd. Şti.’ ne iade ettiğini, diğer davalı şirketin alüminyum folyoları üreten firma olarak müvekkilinin uğradığı zarardan sorumlu olduğunu belirterek uğranılan 37.653.00 YTL’lik zararın davalılardan dava tarihinden itibaren işleyecek temerrüt faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı … Ltd. Şti. adına tasfiye memurunun verdiği cevap dilekçesinde; süresinde ayıp ihbarında bulunulmadığını, ayıplı mal ile ilgili talep yönünden zamanaşımı def’inde bulunduklarını, davacının zararının artmasına neden olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.
Davalı … Alüminyum San. A.Ş. vekili müvekkili ile davacı arasında akdi ilişki bulunmadığını, bu nedenle kendilerine husumet yöneltilemeyeceğini, ayıplı malzemenin müvekkilinin ürettiği malzeme olduğunun da belli olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.

../..
-Sayfa2-

Mahkemece yapılan yargılama ve alınan bilirkişi raporları sonucu, davacının satın aldığı alüminyum folyoların gizli ayıplı olduğunun anlaşıldığı, davacının uğradığı zarardan davalı … Alüminyum Ltd. Şti.’nin satıcı, diğer davalının üretici olarak sorumlu olduğu, davacının uğradığı zararın 38.000.00 YTL olduğu belirlenmiş ise de, talebin 37.653.00 YTL olduğundan davanın kabulü ile 37.653.00 YTL’nin dava tarihinden itibaren artan ve eksilen oranlarda avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı … Alüminyum San. A.Ş. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve özellikle davacının haksız fiil hükümleri gereğince üretici davalı … Alüminyum San. A.Ş.’ye dava açabilecek olmasına göre davalı …Ş. vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Davacı vekili, dava dilekçesinde dava tarihinden itibaren temerrüt faizi talep etmiştir. Temerrüt faizi yasal faize tekabül ettiğinden mahkemece hükmedilen alacağa avans faizi uygulanması doğru olmayıp hükmün bu nedenle davalı yararına bozulması gerekmekte ise de, bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün HUMK.’nun 438/7. maddesi uyarınca düzeltilerek onanması uygun görülmüştür.
SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı … Alüminyum A.Ş. vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenle hüküm fıkrasının birinci bendinin ikinci satırında yer alan “avans” sözcüğünün karardan çıkartılarak yerine “yasal” sözcüğünün yazılmasına ve hükmün düzeltilen bu şekli ile ONANMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davalılardan …Alüminyum San. A.Ş. yararına takdir edilen 550.00.YTL duruşma vekalet ücretinin, davacıdan alınarak, davalılardan …Alüminyum San. A.Ş.’ne ödenmesine, peşin harcın istek halinde iadesine, 14.11.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.